Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/8374 E. 2014/11611 K. 21.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/8374
KARAR NO : 2014/11611
KARAR TARİHİ : 21.10.2014

MAHKEMESİ : TİREBOLU ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/12/2013
NUMARASI : 2009/311-2013/561

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; duruşma için belli edilen gün ve saatte temyiz eden H.. M.. vs. vekili Avukat … ile aleyhine temyiz istenilen M.. M.. vekili Avukat …geldiler. Gelenlerin yüzlerine karşı duruşmaya başlandı. Tarafların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. Süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu …… Köyü çalışma alanında bulunan 132 ada 6, 133 ada 15 ve 127 ada 30 parsel sayılı sırasıyla 1.502.62, 122.36, 1.637.47 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar, irsen intikal, paylaşma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle öncesinde davacı M.. M.. adına tespit edilmiş iken komisyonca davalılar A.. M.. ve arkadaşları adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı M.. M.. kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmış, yargılama sırasında taşınmazların davalılar ile adına eşit paylar ile tescili talebinde bulunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 127 ada 30, 132 ada 6 parsel ve 133 ada 15 parsel sayılı taşınmazların 1/2 payının davacı M.. M.. adına, kalan kısmın ise davalılar adına hisseleri oranında tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar A.. M.. ve arkadaşları vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davanın esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Ne varki; mahkemece şeklen davalılar İ.. M.., M.. M.., Ş.. M.., H.., M.. ve F.. T.. adlarına duruşma gün ve saati ile dava dilekçesi tebliğ edilmiş ise de adı geçen davalılar adına yapılan tebliğler usulüne uygun değildir. Nitekim davalılar İ.. M.., M.. M.., H.. M.. ve F.. T.. açısından duruşma günü kardeşi A.. M.. adına, Ş.. M.. adına ise kızı A.. M.. imzasına ”kendilerine verilmek üzere tebliğ edilmiş olup tebliğ belgesinde adı geçen davalılar ile davalı A.. M..’in aynı konutta birlikte ikamet edip etmedikleri açıklanmamıştır. Öte yandan sunulan nüfus kayıt örneğinde yer alan yerleşim belgesine göre davalılar H.., İ.. ve M.. M.. yurtdışına, davalı Ş.. M.. ise başkaca bir adresle ikamet etmektedir. Ayrıca tebliğ belgesinde tüm davalıların adresi aynı adres olarak gösterilmiştir. Davalılar İ.. M.., M.. M.., H.. M.. ve F.. T.. ile imzasına tebliğ yapılan A.. M.. nüfus kayıt örneklerine göre evli olup evli olan bu kişilerin birlikte aynı adreste ikamet etmeleri dahi hayatın olağan akışına aykırıdır. Bu durumda davalılar İ.. M.., M.., M.., Ş.. M.., H.. M.. ve F.. T.. adlarına 7201 sayılı Tebligat Kanunu ile Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde duruşma günü tebliğ edilmeden yargılamaya devamla hüküm kurulması isabetsizdir. Mahkemece davalılar İ.. M.., M.. M.., Ş.. M.., H.. M.. ve F.. T.. adlarına 7201 sayılı Tebligat Kanunu ile Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde duruşma gün ve saati tebliğ edilmek suretiyle husumet yaygınlaştırılmalı, bu yolla taraf koşulu sağlanmalı, adı geçenlerin davaya karşı savunma ve delilleri sorulup, saptanmalı, bundan sonra tarafların tüm delilleri birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yön göz ardı edilerek usulünce taraf teşkili sağlanmadan davanın esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması isabetsiz olup, davalılar A.. M.. ve arkadaşları vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, Yargıtay duruşması için belirlenen 1100.00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada kendisini vekil ile temsil ettiren davalı tarafa verilmesine, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 21.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.