Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/8152 E. 2014/9053 K. 24.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/8152
KARAR NO : 2014/9053
KARAR TARİHİ : 24.06.2014

MAHKEMESİ : BİRECİK KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/12/1990
NUMARASI : 1988/52-1990/38

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “çekişmeli taşınmaza uygulanan vergi kaydının gayri sabit hudutlu olması nedeni ile sabit sınırlar esas alınarak kayıt kapsamının belirlenmesi ve kayıt dışı kalan yerlerde Kadastro Kanunu’nun 14. maddesindeki koşulların değerlendirilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine ve çekişmeli taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece; çekişmeli taşınmaz üzerinde davacı lehine zilyetlikle edinme koşulları oluştuğundan bahisle davanın kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece Yargıtay bozma ilamına uyulduğuna göre, bozmada işaret edilen hususların eksiksiz olarak yerine getirilmesi gerekir. Bozma ilamına uyulmakla, taraflar yararına usuli müktesep hak oluşur. Bu hakkın zedelenmemesi için bozma gereklerinin tam olarak yerine getirilmesi zorunludur. Hükmüne uyulan bozma ilamında tespite dayanak vergi kaydının sınırlarının genişlemeye elverişli olduğu belirtilerek; sabit sınırlar esas alınmak suretiyle yöntemince uygulanıp kapsamının tayin edilmesi ve kapsam dışında kalan alanlar için davalı lehine zilyetlikle kazanım koşullarının oluşup oluşmadığının belirlenmesi gereğine işaret edilmesine karşın, bozma sonrası yapılan keşifte vergi kaydı yöntemince uygulanmamış, kapsamı tayin edilmemiş, revizyon gördüğü taşınmazlar belirlenmemiş, bozma ilamında belirtilen hiçbir hususta araştırma yapılmadığı gibi bozma ilamına uyulmasına karar verildiği halde gereklerinin niçin yerine getirilmediği hususunda gerekçede hiçbir açıklamaya da yer verilmemiştir. Mahkemece, hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda işlem yapılması zorunludur. O halde sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için öncelikle aynı kayda dayalı olarak tespit edilen ve davalı olan parseller varsa tespit edilmeli, kayıt revizyon görmüş ise dava konusu taşınmazla birlikte revizyon gördüğü dava dışı taşınmazları ve bu taşınmazlara dıştan komşu taşınmazları da bir arada gösterecek şekilde geniş kapsamlı birleşik harita Kadastro Müdürlüğünden getirtilmeli, bundan sonra dıştan komşu taşınmazların tespit tutanakları ve dayanakları kayıtlar davalı iseler dava dosyaları getirtilmeli, dayanılan kaydın dava dışı başka taşınmazlara revizyon gördüğü ve davalı olduğu saptandığı takdirde usulün 166. maddesi hükmü uyarınca, dava dosyalarının birleştirilip birleştirilmeyeceği yönü üzerinde durulmalı, vurgulanan bu olgunun dava ekonomisi ve sözü edilen vergi kaydının kapsamının sağlıklı biçimde belirlenebilmesi için zorunlu olduğu özellikle dikkate alınmalı, daha sonra yöreyi iyi bilen elverdiğince yaşlı, yansız, yerel ve uzman bilirkişi, tutanak bilirkişilerinin tümü, tarafların aynı yöntemle göstereceği tanıklar hazır olduğu halde taşınmaz başında yeniden keşif yapılmalı, vergi kaydının kapsamı belirlenmeli, sabit sınır yerleri esas alınarak yerel bilirkişi yardımı, uzman bilirkişi eliyle yerine uygulanmalı, uygulamada kaydın revizyon gördüğü dava dışı taşınmazlar özellikle göz önünde tutulmalı, sözü edilen vergi kaydında tarif edilen sınır yerlerinden yerel bilirkişice bilinemeyen sınır yerleri bulunduğu takdirde bu konuda taraflara tanık dinletme olanağı sağlanmalı, gerektiğinde askeri haritalardan da yararlanılmalı, uzman bilirkişiye kayıtlarda tarif edilen sınır yerleri düzenleyeceği haritada ayrı ayrı işaret ettirilmeli, uygulamaya ilişkin yerel bilirkişi ve tanık sözleri, dıştan komşu taşınmazların tespit tutanağı içeriği ve dayanakları kayıtlarla denetlenmeli, bu yolla dava konusu taşınmazın dava dışı taşınmazlara revizyon gören vergi kaydının kapsamında kalıp kalmadığı duraksamasız saptanmalı, zilyetlikle birleşmeyen vergi kaydına, mülkiyet belgesi niteliğinde olmadığından değer verilmesinin mümkün bulunmadığı göz önüne alınarak taşınmazın öncesinin kime ait olduğu kimden kime kaldığı, zilyetliğin başlangıç günü, süresi ve sürdürülüş biçimi hakkında yerel bilirkişi ve tanıklardan olaylara dayalı ayrı ayrı bilgi alınarak davalıların ekonomik amaca uygun malik sıfatı ile zilyetlikleri olup olmadığı ve süresi belirlenmeli; tespit tutanağı bilirkişilerinin beyanları ile yerel bilirkişi ve tanık beyanları arasında aykırılık bulunduğu takdirde tespit tutanağı bilirkişileri de taşınmaz başında ayrı ayrı dinlenerek, çelişki giderilmeli, uzman bilirkişiden keşfi izlemeye, bilirkişi sözlerini denetlemeye imkan verecek şekilde ayrıntılı, gerekçeli rapor alınmalı, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmelidir. Mahkemece bozma gerekleri yerine getirilmeden karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 24.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.