Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/8095 E. 2014/11605 K. 21.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/8095
KARAR NO : 2014/11605
KARAR TARİHİ : 21.10.2014

MAHKEMESİ : PERVARİ KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/02/2014
NUMARASI : 2013/7-2014/1

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; duruşma için belli edilen gün ve saatte temyiz eden taraftan gelen olmadı. Aleyhine temyiz istenilen H.. A.. vekili Avukat …..geldi. Gelenin yüzüne karşı duruşmaya başlandı. Sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. Süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında komisyonca, ……. Köyü çalışma alanında bulunan 103 ada 21 parsel sayılı 35.621,58 m2 yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davacı ve davalı adına eşit paylı olarak tespit edilmiştir. Davacı H.. A.., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazın tamamının adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, kısa kararda çekişmeli taşınmazın tamamının F.. oğlu A.. A.. adına, gerekçeli kararda ise F.. oğlu H.. A.. adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı S.. A.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemelerce tefhim edilen kısa karar ile gerekçeli kararın birbirine uyumlu olması zorunludur. Mahkemece; kısa kararda “taşınmazın tamamının F. oğlu A. A. adına tesciline” şeklinde hüküm kurulduğu halde, gerekçeli kararda “taşınmazın tamamının F..oğlu H.. A.. adına tesciline” şeklinde hüküm kurulmuş ve bu şekilde kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır. Kısa kararın gerekçeli karara aykırı olması, mahkemelere olan güveni zedeleyeceği gibi 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 298/2. maddesine de aykırılık oluşturmaktadır. Bu durum; 10.4.1992 tarihli ve 1991/7 Esas, 1992/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihatı Birleştirme Kararı uyarınca bozma nedenidir. Davalı S.. A.. vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 21.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.