YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/8000
KARAR NO : 2014/7539
KARAR TARİHİ : 03.06.2014
MAHKEMESİ : KALE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/12/2013
NUMARASI : 2012/579-2013/151
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kullanım kadastrosu sırasında C.Mahallesi çalışma alanında bulunan.ada . parsel sayılı 1.288,17 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, “6831 sayılı Kanun’un 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırı dışına çıkarılmıştır, bu parsel . yılından beri M.P. kullanımındadır, üzerindeki 1 adet ev, 1 adet ahır ve müştemilatı kullanıcısı M. P.tarafından 1985 yılında inşa edilmiştir.” şerhi yazılarak tarla vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı A.P. kullanıcı olarak adına tespit yapılan . ada .parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün eksik belirlendiğini, mevcut eksikliğin dava konusu taşınmazda kaldığını öne sürerek dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı A.P. tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, niteliği itibariyle 3402 sayılı Yasası’nın Ek-4. maddesi kapsamında yapılan kullanım kadastrosundan kaynaklanan tespite itiraz niteliğindedir. Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde taşınmazlara ilişkin askı ilanı 09.10.2012 ila 07.11.2012 tarihleri arasında yapılmıştır. Somut olayda; davacı davasını 31.10.2012 tarihinde harçlandırmış olup bu halde dava askı ilan süresi içindedir. Bir başka deyişle davacı askı ilan süresi içinde dava açmıştır. Bilindiği üzere kural olarak tespit tutanağı düzenlenip askı ilanına çıkartıldıktan sonra, askı ilan süresi içinde ve tespitten önceki hukuksal nedenlere dayalı olarak açılan davalara Kadastro mahkemesi bakmakla görevlidir. Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece re’sen dikkate alınması zorunludur. Hal böyle olunca; askı ilan süresi içinde açılan eldeki davada davaya bakma görevinin Kadastro Mahkemesine ait olduğu gözetilerek mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla işin esası hakkında hüküm verilmesi isabetsiz olduğu gibi, zilyetlik iddiasının tespit maliki Hazine’ye karşı da kanıtlanması gerektiği göz ardı ardı edilerek, davada taraf koşulu oluşturulmaksızın hüküm kurulması dahi yasaya aykırı olup, davacı A.P.’ın temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, 03.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.