YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/7492
KARAR NO : 2014/12144
KARAR TARİHİ : 31.10.2014
MAHKEMESİ : KASTAMONU KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/02/2014
NUMARASI : 2013/12-2014/1
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “kadastro tespitine aykırı sonuca varıldığı halde tüm tespit bilirkişileri dinlenilmek suretiyle aykırılığın giderilmesine çalışılmadığı gibi, aynı davacının bitişikteki dava dışı 141 ada 25 sayılı parsel hakkında aynı nedenle açtığı Kadastro Mahkemesinin 2010/122 Esas, 2011/190 Karar sayılı dosyasında görülen davada yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporunda çekişme konusu 147 ada 26 sayılı parselde müşterek kullanılan bölüm (C) harfi ile 62.08 metrekare olarak yeşil ile taralı, bu dosyada ise bu bölüm (A) harfi ile 155.58 metrekare olarak gösterildiği halde, beyanlar ve raporlar arasındaki bu çelişkinin giderilmediği belirtilmek suretiyle önceki keşifte ve mahkemenin 2010/122 Esas sayılı dosyasında dinlenilen yerel bilirkişiler, tanıklar ve tüm tespit bilirkişilerinin katılımı ile yeniden keşif yapılması, keşifte, taşınmazın müştereken kullanılan bölümünün dava önceki keşif ve raporlarda (A) harfi ile gösterilen 155.58 metrekarelik bölüm mü, yoksa mahkemenin 2010/122 Esas sayılı dosyasındaki raporda (C) harfi ile yeşil ile taranarak gösterilen 62.08 metrekarelik bölümü mü olduğu, dava edilen bölümün öncesinin kime ait olduğu, kimden kime intikal ettiği ve kim tarafından ne zamandan beri, ne suretle kullanıldığının tespit edilmesi ve çelişkilerin yüzleşme yapılmak suretiyle giderilmesi ve davacının payı ile sınırlı olarak karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Yargılama sırasında A..K.. Miras Ortaklığı aynı nedenle davaya katılmıştır. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davacı O.. S.. davasının kısmen kabulüne, katılan A.. K.. Miras Ortaklığının davasının kabulüne, çekişmeli 147 ada 26 sayılı parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişiler tarafından hazırlanan rapor ve eki krokide (A) harfiyle işaretli 155,60 metrekare yüzölçümündeki bölümün harman yeri vasfıyla 1/6 payının davacı O.. S.. adına, 3/6 payının davalı H.. D.. adına, 2/6 payının ise A.. K.. mirasçıları adlarına tesciline, kalan 113.78 metrekare yüzölçümündeki bölümün ise davalı H.. D.. adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı O.. S.. vekili ile davalı H.. D.. tarafından temyiz edilmiştir.
1- Davalı H.. D..’ün temyizi yönünden; dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde bulunmayan davalı Hamza Düzgün’ün temyiz itirazlarının REDDİNE,
2- Davacı O.. S.. vekilinin temyiz itirazlarına gelince; Bozma üzerine yapılan araştırma sonucu davacının davasına konu 1/3 payın davacı muris Mecit’e ait olduğu, Mecit’in davacı dışında başka bir mirasçısının daha olduğu buna göre Mecit payının tamamının davacı Osman’a ait olmayıp miras payı bulunduğu gerekçesi ile miras payı oranında davasının kabulüne karar verilmiştir. Ne var ki, davacı bu payın tamamının adına tescilini istediği halde kendisinden hangi sebebe dayandığı; taksim, miras payının devri sözleşmesi, bağış vs. nedenlerle babasına ait payın kendisine geçmiş olup olmadığı sorulup varsa bu konuda bildireceği delilleri de bildirmesi istenmek suretiyle araştırma ve inceleme yapılmamış olduğu gibi, kabule göre elbirliği halinde olduğu kabul edilen muris Mecit’e ait pay yönünden başka mirasçılar olduğunun anlaşılması nedeniyle 3402 sayılı Kanunun 30/3 maddesi uyarınca inceleme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin de göz ardı edilmesi ve Mecit’in iştirak halinde olduğu kabul edilen terekesinde mirasçıların belirlenmiş payından söz edilemeyeceği halde “davacının miras payı oranında davanın kabulüne” karar verilmesi de isabetsiz olup, davacı O.. S..’nin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, 31.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.