YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/7166
KARAR NO : 2014/10504
KARAR TARİHİ : 24.09.2014
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/08/2013
NUMARASI : 2013/122-2013/359
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kullanım kadastrosu sırasında B.Mahallesi çalışma alanında bulunan .. ada .. parsel sayılı 8033,85 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa’nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve Sultanbeyli Kadastro Mahkemesi’nin 2010/2517 ve 2010/2555 Esas sayılı dosyalarında davalı olduğu şerhi yazılarak bahçe vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı O.. E.., taşınmazın kendi fiili kullanımında olduğu iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı O.. E.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesinde davacı lehine kullanım şerhi verilmesi istemine yöneliktir. Çekişmeli taşınmazın kadastro tutanağının beyanlar hanesinde Sultanbeyli Kadastro Mahkemesi’nin 2010/2517 ve 2010/2555 Esas sayılı dava dosyalarında davalı olduğu belirtilerek kullanıcı tespiti yapılmamıştır. Dosya kapsamından eldeki davanın açıldığı 04/03/2013 tarihinde, aynı parsele ilişkin olarak Sultanbeyli Kadastro Mahkemesi’nin 2010/2517 ve 2010/2555 Esas sayılı (Birleşme ile İstanbul Anadolu 2. Kad. Mahkemesi) dosyalarında dava açıldığı ve halen derdest olduğu anlaşılmaktadır. Buna göre davanın açıldığı tarihte tutanağın kesinleştiğinden söz edilemez. Davacı tarafından askı ilan süresinden sonra açılan eldeki davanın, derdest davaya katılma niteliğinde olduğunun kabulü gerekir. Hal böyle olunca 3402 sayılı Yasanın 26/D maddesi uyarınca davaya bakma görevi Kadastro Mahkemesine ait olup, mahkemece görevsizliğe ve dosyanın Kadastro Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, “davacının kadastro mahkemesindeki dava müdahil olabileceği” şeklindeki yasal olmayan gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olup, davacı O.. E.. vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 24.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.