Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/6576 E. 2014/9838 K. 15.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/6576
KARAR NO : 2014/9838
KARAR TARİHİ : 15.09.2014

MAHKEMESİ : GEYVE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/12/2013
NUMARASI : 2013/131-2013/738

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı H.. K.., E. Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz bölümünde kadastro tespitinden sonra imar-ihya ederek zilyet olduğunu ileri sürerek, bu bölümün adına tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve fen bilirkişi krokisinde (A) harfi ile gösterilen 2595.19 metrekarelik tescil harici kısmın davacı H.. K.. adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, dava konusu edilen ve krokisinde (A) harfi ile gösterilen bölümün tespit dışı bırakılma tarihinden dava tarihine kadar 20 yıldan fazla süre ile zilyet bulunduğu kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; imar ve ihyanın ne zaman başladığı ve bittiği yönünde yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli bulunmamaktadır. Ayrıca yasal tescil ilanlarının yaptırıldığına dair belgelere de dosyada rastlanmamıştır. Doğru sonuca varılabilmesi için bir taşınmazın öncesindeki niteliğini, imar-ihyaya konu olup olmadığını veya imar-ihyanın tamamlanıp tamamlanmadığını belirlemek için en iyi yol hava fotoğraflarıdır. Bu konuda sağlıklı bir yargıya ulaşmak için dava tarihinden geriye doğru en az 15, 20 ve 25 yıl öncesine ait ve yüksek çözünürlüklü hava fotograflarının ve dava tarihinden itibaren iktisap süresince beşer yıllık periyotlarda çekilmiş olan hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığı’ndan; aynı tarihler arasında düzenlenen fotoplan, fotometrik ve fotogrametrik paftalar ise, İl Kadastro Müdürlüğünden getirtilerek dosya arasına konulmalı, ardından taşınmaz başında 3 kişilik ziraat mühendisinden oluşturulacak bilirkişi kurulu huzuruyla yeniden keşif yapılmalıdır. Keşif sırasında dinlenilecek yansız yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından taşınmazın öncesinin ne olduğu, taşınmaz üzerinde zilyetliğin bulunup bulunmadığı, varsa hangi tarihte ve ne zaman başladığı, zilyetliğin sürdürülüş biçimi, kimden kime ve nasıl intikal ettiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, ayrıca 3 kişilik, fotogrometri ve jeodezi uzmanı olan harita mühendislerinden oluşacak bilirkişi kurulundan belirtilen hava fotoğraflarının stereoskop aleti ile incelenmesi suretiyle hava fotoğraflarının çekildikleri, Kadastro Müdürlüğünden gelen paftaların ise düzenlendikleri tarihlere göre dava konusu taşınmaz bölümlerinin kültür arazisi niteliğinde bulunup bulunmadığı, önceki niteliği, imar- ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığı, öyle ise imar-ihyasının tamamlanıp tamamlanmadığı, tamamlanmış ise taşınmazın hangi tarihte tarım arazisi haline gelmiş olduğu konusunda rapor alınmalı, ziraatçı bilirkişilerden taşınmazın niteliği konusunda ayrıntılı rapor alınmalı, imar ve ihyanın tamamlandığı tarihten dava tarihine kadar 20 yıllık kazanma süresinin dolup-dolmadığı belirlenmeli, önceki keşifte hazır bulunanlar dışındaki ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulu aracılığıyla taşınmaz ve çevresinin toprak yapısı incelenerek gerekçeli, denetime açık, karşılaştırmalı rapor istenmeli, yerel bilirkişi ve tanık beyanları arasında çelişki bulunduğu takdirde HMK’nın 261. maddesi uyarınca yüzleştirilmek suretiyle aykırılık giderilmeli, HMK’nın 290/2. maddesi uyarınca birlikte keşfe götürülecek bir fotoğrafçı aracılığıyla taşınmaz ve çevresinin yakın plan ve panoramik fotoğrafları çektirilip mahkemece onaylandıktan sonra dosya arasına konulmalı, imar-ihyanın ne zaman tamamlandığı tam olarak saptanmalı, taşınmazın Karaçay Deresinin etki alanından tam olarak ne zaman çıktığı tespit edilmeli, buna göre 20 yıllık zilyetlik süresinin dava tarihine kadar dolup dolmadığı belirlenmeli, tescil ilanları yaptırılmalı ve sonucuna göre bir karar verilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 15.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.