Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/640 E. 2014/3776 K. 03.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/640
KARAR NO : 2014/3776
KARAR TARİHİ : 03.04.2014

MAHKEMESİ : HEKİMHAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/03/2013
NUMARASI : 2010/98-2013/127

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı Ali ve B.. Ç.. vekili mevki ve yönlerini dava dilekçesinde bildirdiği kadastro sırasında tescil harici bırakılan taşınmazın kadastro öncesi kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak davacılar adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, fen bilirkişi raporunda (A), (B), (C), (D), (E), (F), (K), (L), (S), (P), (M), (N) ve (R) harfleri ile gösterilen bölümlerin eşit payla davacılar adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Kadastroca tescil harici bırakılan yerler için açılan tescil davalarında TMK’nın 713/3. maddesi uyarınca davanın yasal hasım olan Hazine ve ilgili Kamu Tüzel Kişiliğine birlikte yöneltilmesi zorunludur. Somut olayda; dava yalnızca Hazineye yöneltilmiş olduğundan davada taraf teşkilinin sağlandığından söz edilemez. Taraf teşkili dava şartlarından olup, bu şart sağlanmadan davanın esasına girilemez. Öte yandan karar tarihinden sonra 30.03.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanun gereğince çekişmeli taşınmazın bulunduğu Malatya Büyükşehir Belediyesinin sınırları il mülki sınırları olarak belirlenmiş, Büyükşehir Belediyesi olan illere bağlı ilçelerin mülki sınırları içerisinde yer alan köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliği kaldırılmış, köyler mahalle olarak, belediyeler ise belde ismiyle tek mahalle olarak bağlı bulundukları ilçenin belediyesine katılmıştır. Hal böyle olunca Hekimhan Belediyesi ile Malatya Büyükşehir Belediyesini davaya dahil etmesi için davacı tarafa süre verilmeli, taraf teşkili sağlandıktan sonra tarafların iddia ve savunmalarına ilişkin tüm deliller toplanıp değerlendirilerek sonucuna göre bir hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu yön göz ardı edilerek hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi kabule göre de TMK’nın 713/4-5. maddesi gereğince zorunlu yasal ilanlar yapılmaksızın hüküm kurulması da isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 03.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.