Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/6014 E. 2014/8460 K. 16.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/6014
KARAR NO : 2014/8460
KARAR TARİHİ : 16.06.2014

MAHKEMESİ : SERİK 1. SULH HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/11/2013
NUMARASI : 2013/378-2013/674

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı, B. Beldesi çalışma alanında bulunan ve 1954 yılında yapılan kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle, 22.11.2004 tarihinde dava açmıştır. Mahkemece usule yönelik bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, fen bilirkişi raporunda (A) ve (B) harfleri ile gösterilen 262,28 ve 27,70 metrekare yüzölçümündeki bölümlerin davacı M.. D.. adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece çekişmeli taşınmaz bölümlerinin özel mülkiyete konu tarım arazisi niteliğinde bulunduğu ve davacı lehine zilyetlikle mülk edinme şartlarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmazın hava ve uydu fotoğrafında hangi nitelikte olduğu tespit edilmemiş, çevresindeki taşınmazlar 4753 sayılı Yasa uyarınca yapılan çalışmalar gereğince tespiti yapıldığı halde belirtmelik tutanakları getirtilerek çekişmeli taşınmazların tevzi çalışmaları sırasında hangi vasıfta bırakıldığı belirlenmemiştir. Diğer yandan jeolog bilirkişi çekişmeli taşınmazın 3. derece arkeolojik sit alanında kaldığını belirttiği halde bu konuda uzman arkeolog bilirkişiden rapor alınmamıştır. Hal böyle olunca, doğru sonuca ulaşılabilmesi için, öncelikle, 6360 sayılı Kanun’un 1. maddesinin 2 ve 3. bentleri uyarınca Antalya İlinin mülki sınırları Büyükşehir Belediye sınırı olarak belirlenmiş olması nedeniyle TMK’nın 713/3. maddesi gereğince tescil davasının yöneltilmiş olduğu Belkıs Belediyesinin taraf ehliyetinin sona ermiş olduğu gözönüne alınarak Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile Serik Belediye Başkanlığı davaya dahil edilmek suretiyle husumet yaygınlaştırılmalı, bildirecekleri deliller toplanmalı Toprak Tevzi çalışmalarına ilişkin belirtmelik haritaları dosyaya getirtilerek taşınmazın tevzi çalışmaları sırasında hangi vasıfta gösterilmiş olduğu tespit edilmeli, dava tarihinden geriye doğru en az 15-20-25 yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğraflarının Harita Genel Komutanlığından, aynı tarihler arasında düzenlenen fotoplan, fotometrik ve fotogrametrik paftaların ise, İl Kadastro Müdürlüğünden getirtilerek dosya arasına konulmalı, ardından taşınmaz başında jeodezi ve fotogrametri mühendisi, fenci, ziraat mühendisi ve arkeolog bilirkişiden oluşturulacak bilirkişi kurulu huzuruyla yeniden keşif yapılmalı, keşif sırasında dinlenilecek tarafsız yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından taşınmazların öncesinin ne olduğu, taşınmaz üzerinde zilyetliğin bulunup bulunmadığı, varsa hangi tarihte ve ne zaman başladığı, zilyetliğin sürdürülüş biçimi, kimden kime ve nasıl intikal ettiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, jeodezi ve fotogrametri mühendisinden hava fotoğrafları ve uydu fotoğrafları üzerinde streoskopik inceleme yaptırılmalı, ziraatçi bilirkişiden çekişmeli taşınmazların belirtilen dönem içindeki niteliği ve kullanım durumunu kesin olarak belirleyen raporlar alınmalı, arkeolog bilirkişiden taşınmazların 2863 sayılı Yasa kapsamında olup olmadığını belirtir rapor alınmalı, HMK’nın 290/2. maddesi uyarınca birlikte keşfe götürülecek bir fotoğrafçı aracılığıyla taşınmaz ve çevresinin yakın plan ve panoramik fotoğrafları çektirilip mahkemece onaylandıktan sonra dosya arasına konulmalı, ondan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 16.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.