YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5290
KARAR NO : 2014/10099
KARAR TARİHİ : 17.09.2014
MAHKEMESİ : NAZİLLİ 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/10/2012
NUMARASI : 2011/115-2012/169
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; duruşma için belli edilen gün ve saatte temyiz eden M.. U.. vekili Avukat S. Z. K. geldi. Aleyhine temyiz istenilen taraftan gelen olmadı. Gelenin yüzüne karşı duruşmaya başlandı. Sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. Süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kullanım kadastrosu sırasında G.Köyü çalışma alanında bulunan … ada … parsel sayılı 9.640,67 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz 6831 sayılı Orman Kanunu’nun 2/B maddesi uygulaması ile orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğu açıklanarak Hazine adına tespit edilmiş; tutanağın beyanlar hanesinde kullanıcısının ve üzerindeki zeytin ağaçlarının Ali oğlu M.. U..’ya ait olduğu gösterilmiştir. Kullanım kadastrosu kesinleşerek 18.5.2010 tarihinde tescil edilmiştir. Davacılar H.. O.. ve müşterekleri vekili 01.2.2011 tarihli dava dilekçesi çekişmeli taşınmazın davalının değil ortak miras bırakan A.H. U.’nun tüm mirasçılarının kullanımında olduğu iddiasına dayanak tapunun beyanlar hanesindeki şerhin bu şekilde düzeltilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile tapunun beyanlar hanesinde “zeytin ağaçlarının sahibi Ali oğlu M.. U..dur” şeklinde yer alan şerhin kullanıcıların iptali ile A.H. U. mirasçıları M.. U.., H.. O.., A.. U.. ve G.. T.. olarak gösterilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı M.. U.. tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; 5831 sayılı Yasa ile değişik 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun Ek 4. maddesi uyarınca yapılan kullanım kadastro çalışmaları sırasında, 6831 sayılı Orman Kanunu’nun 2/B maddesi uygulaması sonucunda orman sınırları dışına çıkarılmış taşınmazın Hazine adına tescili ve tapunun beyanlar hanesinde kullanıcı ve muhdesat sahibinin gösterilmesiyle kesinleşen sicildeki kullanıcı ve muhdesat sahibi gösteriminin iptali ile tüm mirasçılar adına yazılması isteğine ilişkindir. Bu nitelikteki davaların taşınmazın mülkiyetine sahip olan Hazine ile lehine kullanım şerhi verilenler aleyhine açılması gerekir. Ne var ki, dava yalnızca lehine şerh bulunan M.. U..’ya karşı açılmış, kayıt malikine dava yöneltilmemiştir. Bu şekilde taraf koşulunun sağlandığından söz edilemez. Taraf teşkili dava şartı olup, bu şart sağlanmadan işin esasına ilişkin inceleme yapılamaz. Hal böyle olunca; kayıt maliki Hazinenin de davaya dahil edilmesi için davacıya imkan tanınmalı, taraf koşulu sağlandığında işin esasına girilerek, araştırma yapılıp, sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu hususun göz ardı edilmesi isabetsiz olup, davalının temyiz istemi açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, Yargıtay duruşması için belirlenen 1.100,00 TL vekalet ücretinin aleyhine temyiz olunan taraftan alınarak duruşmada kendisini vekil ile temsil ettiren davalı tarafa verilmesine,
peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 17.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.