Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/5247 E. 2014/12518 K. 06.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5247
KARAR NO : 2014/12518
KARAR TARİHİ : 06.11.2014

MAHKEMESİ : ÇERMİK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/09/2013
NUMARASI : 2012/104-2013/190

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “önceki tarihli bozma ilamı gereklerinin tam olarak yerine getirilmediği, dava tarihinden geriye doğru (1981-1986) tarihleri arası hava fotoğraflarının celbedilerek inceleme yaptırılması” gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, 14.01.2013 tarihli bilirkişi raporunda (A1) olarak belirtilen 24.868,70 metrekare + (A2) olarak gösterilen 22032,01 metrekare olan alanın, (B1) olarak gösterilen 48,500 metrekare alanın ve (C1) olarak gösterilen 13.502,72 metrekare alanın bilirkişi raporunda gösterilen nitelikleri ile birlikte davacı adına kayıt ve tesciline, diğer istemlerin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı Y.. G.. vekili ve davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı Y.. G.. vekili ve davalı Hazine temsilcisinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, 6100 sayılı HMK’nın 297/2. maddesi uyarınca hükmün sonuç kararında gerekçeye ait bir söz tekrar edilmeksizin taleplerden her biri hakkında verilen hükümler, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Kısaca; hakim, infazı kabil hüküm kurmak zorunda olup, hükümde kabulüne karar verilen (A1) ile gösterilen bölümün 5162,66 m2, (A2) ile gösterilen bölümün 2032,01 m2, (B1) ile gösterilen bölümün 4.850,00 m2 ve (C1) ile gösterilen bölümün 13.502,72 m2 olduğu halde hükümde bu bölümlerin metrekarelerinin farklı gösterilmesi nedeniyle hüküm infazı kabil değildir. Ayrıca hüküm tarihinden sonra 30.03.2014 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanun’un 1. maddesi uyarınca Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı’nın ve aynı Yasa’nın geçici 1. maddesinin 13. fıkrası uyarınca ilgili İlçe Belediyesine karşı davanın yöneltilmesinin zorunlu olduğu göz önünde bulundurularak Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve ilgili İlçe Belediyesi davaya dahil edilmelidir. Kabule göre de; davanın tescil davası olması nedeniyle davalı Hazine ve ilgili kamu tüzel kişisi yasal hasım durumunda bulunduğundan vekalet ücreti de dahil hiçbir yargılama giderinden sorumlu tutulamayacağı gözetilmeden davalılar aleyhine yargılama giderine ve vekalet ücretine hükmedilmesi de isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, 06.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.