Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/5200 E. 2014/5570 K. 06.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5200
KARAR NO : 2014/5570
KARAR TARİHİ : 06.05.2014

MAHKEMESİ : KAHRAMANMARAŞ 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/11/2013
NUMARASI : 2012/597-2013/566

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu A.. Köyü çalışma alanında bulunan 128 ada 103 parsel sayılı 2.738,55 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı Y.. B.. adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı Hazine çekişmeli taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğuna dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli 128 ada 303 parsel sayılı taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla iktisap edilebilecek taşınmazlardan olup davacı taraf lehine kazanma koşullarının oluştuğunun kabulü ile yazılı şekilde karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Dosya kapsamındaki orman, fen ve ziraatçi bilirkişi raporlarında taşınmazın niteliği hava ve uydu fotoğrafları ile değerlendirilmiş, 1948, 1975, 1985 ve 1999 tarihli hava fotoğraflarında taşınmazın üzerinde tarımsal faaliyet olmayan hali arazi vasfında olduğu belirlenmiştir. Hal böyle olunca taşınmaz üzerindeki en erken zilyetliğin 1999 yılından sonra başladığı, bu tarih ile kadastro tespiti arasında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği süresinin geçmediği, yine ziraatçi bilirkişi raporunda taşınmaz üzerinde bulunan meyve ağaçlarının yaşları dikkate alındığında zilyetliğin en fazla 10 yıl olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, somut ve bilimsel verilerle desteklenen ve maddi bulgulara dayalı anılan bilirkişi raporları varken soyut nitelikli yerel bilirkişi ve tanık ifadesine değer verilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olup, davacı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 06.05.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.