YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5141
KARAR NO : 2014/11850
KARAR TARİHİ : 27.10.2014
MAHKEMESİ : BOYABAT KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/07/2012
NUMARASI : 2005/21-2012/19
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında …… Köyü çalışma alanında bulunan 92, 93, 94, 95, 96, 97, 103, 104, 105, 106, 107, 108, 109, 110, 111, 112, 113, 114, 115, 116, 117 parsel sayılı sırasıyla 1720, 2240, 800, 1000, 1140, 314, 50, 339, 414, 11090, 1600, 670, 531, 1740, 2520, 11380, 630, 119, 720, 980, 850 ve 1180 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar Asliye Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduğundan söz edilerek malik hanesi açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiştir. Davacı S.. B.. tarafından davalılar A.. B.. ve diğerleri aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan el atmanın önlenmesi davası, davaya konu olan parseller hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Kadastro Mahkemesinde, çekişmeli parsel tutanakları ile aktarılan dava dosyası birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davanın reddine taşınmazların Boyabat baraj gölü altında kaldıkları anlaşıldığından 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 16/C maddesi gereğince taşınmazların tespit dışı bırakılmasına karar verilmiş; hüküm, yargılama sırasında ölen davacı S.. B.. mirasçısı davacı A.. B.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Kadastro tespit tarihinden sonra çekişmeli taşınmazların Boyabat Baraj Gölü altında kaldıklarının anlaşılmış olmasına göre mahkemece, tespit harici bırakılmalarına karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ne va ki, taşınmazlar tespit gününden sonra baraj suyu altında kaldıklarına göre, davalı oldukları belirtilerek malik haneleri açık olarak bırakılan taşınmazların tutanaklarda sözü edilen dava ve tespit günü itibariyle mülkiyetlerinin kime ait olduğunun tespitine dair karar verilmesi gerekirken, bu hususta bir hüküm kurulmamış olması isabetsiz olup, davacı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 27.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.