Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/4502 E. 2014/15800 K. 22.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/4502
KARAR NO : 2014/15800
KARAR TARİHİ : 22.12.2014

MAHKEMESİ : AĞRI 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/11/2013
NUMARASI : 2012/67-2013/496

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu …. Köyü çalışma alanında bulunan 115 ada 29, 118 ada 17 parsel sayılı, 9.923.14, 61.097.92 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, toprak komisyonunca oluşturulan tapu kaydı nedeniyle davalı Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı Y.. G.., miras yoluyla gelen hakka, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı Y.. G.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazların davalı Hazine adına tapuda kayıtlı olduğu, davacının zilyetliğinin tapunun oluşumundan 20 yıl öncesine ulaşmadığı, tapulu yerlerin kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile kazanılamayacağı kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmazlara revizyon gören ve toprak komisyonunca yapılan çalışma sonucu oluşan 13.12.1961 tarih 47 ve 109 sıra nolu tapu kayıtları ile toprak komisyonunca düzenlenen belirtmelik krokisi ve ekleri getirtilmek suretiyle kapsamları belirlenmemiş, davalı Hazine tapusunun oluşum nedeni araştırılmamış, keşifte dinlenilen yerel bilirkişiler ve tanıklar kendilerini bildik bileli nizalı yerlerin davacının babası tarafından kullanıldığı ölümüyle davacıya kaldığını beyan ettikten sonra ayrıca 30-40 senedir davacının babası ve sonrasında davacı kullanır dedikleri halde bu kişilerin kendi beyanları arasındaki çelişki giderilmeden hüküm kurulmuştur. Davacı lehine davalı Hazine tapusunun oluşum tarihine kadar 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 46/1 ve 14. maddelerinde düzenlenen şartların gerçekleşip gerçekleşmediği yönünden yapılan araştırma son derece yetersizdir. Sağlıklı sonuca varılabilmesi için, çekişmeli taşınmazlara revizyon gören tapu kayıtları ile bu kayıtların dayanağı belirtmelik tutanağı, krokisi ve eki belgeler getirtilmeli, aynı şekilde çekişmeli taşınmazlara komşu parsellerin de onaylı tutanak suretleriyle dayanağı olan belgeler de getirtilip dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, aynı yönteme göre tespit edilecek taraf ve zilyetlik tanıkları, belirtmelik
bilirkişileri ile önceki keşifte dinlenen mahalli bilirkişi, taraf tanıkları ve ziraat mühendisi huzuruyla keşif icra edilmelidir. Taşınmazların başında icra edilecek keşif sırasında dinlenecek yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından taşınmazların geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, öncesinin mera, yaylak veya kışlak olup olmadığı, taşınmazların devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması halinde imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği, etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, uzman ziraat mühendisinden; çekişmeli taşınmazların toprak yapısı ile komşu parsellerin toprak yapısı mukayese edilmesi suretiyle taşınmazların toprak yapısı ve niteliğini belirtir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmeli, alınan beyanlar ile önceki keşiflerde dinlenen mahalli bilirkişi ve tespit bilirkişilerin beyanları arasında çelişki ortaya çıktığı takdirde giderilmeye çalışılmalı, önceki keşifte çekişmeli taşınmazların davacıya babasının ölümüyle taksimen kaldığı beyan edildiğinden davacının babasının ölüm tarihi ile tespit tarihi nazara alındığında davacı, davacının kardeşleri ve babası adına aynı çalışma alanında belgesizden iktisap ettikleri taşınmaz miktarları Kadastro ve Tapu Müdürlüğü ile Hukuk Mahkemeleri Yazı İşleri Müdürlüğünden sorulup saptanmalı, 3402 sayılı Yasa’nın 14. maddesindeki sınırlama dikkate alınmalı, belirtmelik tutanak ve ekleri incelenerek davalı Hazine tapusunun oluşum nedeni araştırılmalı, davacı lehine davalı Hazine tapusunun oluşum tarihine kadar 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 46/1 ve 14. maddelerinde düzenlenen şartların gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılmalı, fen bilirkişiye keşfi takibe imkan verir kroki düzenlettirilmeli ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davacı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 22.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.