Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/4364 E. 2014/2848 K. 18.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/4364
KARAR NO : 2014/2848
KARAR TARİHİ : 18.03.2014

MAHKEMESİ : ERDEMLİ 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/04/2013
NUMARASI : 2010/340-2013/231

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kullanım kadastrosu sırasında A. Köyü çalışma alanında bulunan kadastro tutanaklarının beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa’nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı belirtilmek suretiyle 1486 parsel sayılı 6892,74 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, F.. G..’un fiili kullanımında bulunduğu, 1606 parsel sayılı 6942,98 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, N.. G..’un fiili kullanımında bulunduğu, 1607 parsel sayılı 1762,17 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, A.. G..’un fiili kullanımında bulunduğu, 1608 parsel sayılı 3118,75 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, F.. D..’ın fiili kullanımında bulunduğu, 1609 parsel sayılı 2981,84 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, Z.. Ç..’ın fiili kullanımında bulunduğu, 1610 parsel sayılı 4059,62 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, A.. G..’un fiili kullanımında bulunduğu, 1611 parsel sayılı 3944,65 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, Y.. G..’un fiili kullanımında bulunduğu ve 1613 parsel sayılı 3647,79 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, H.. K..’ın fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak tarla vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı H.. K.., taşınmazların müşterek muristen intikal ettiği ve tüm mirasçıların hak sahibi olduğu iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı H.. K.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazların tarafların ortak murisi A. R.G.’un kullanımında olduğu, taşınmazlar üzerindeki kullanımın kök murisin ölümü ile mirasçıları arasında yapılan taksim sonucunda davalı tarafa isabet ettiği, yine yapılan taksimde davacı H.. K.. payına isabet eden çekişmeli 1610 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporunda gösterilen (A) bölümünün davacı tarafından kardeşi davalı A.. G.. kullanımına bıraktığı, kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Davacı, çekişmeli taşınmazlar üzerindeki zilyetliğin ortak muristen geldiğini, mirasçılar arasında yapılmış bir taksimin bulunmadığını ileri sürerek dava açmıştır. Mahkemece, kök murisin ölümünden sonra mirasçıları arasında taksim yapılıp yapılmadığı, taksim yapılmış ise çekişmeli taşınmazlar üzerindeki kullanımın kime isabet ettiği hususları tereddüte yer bırakmayacak şekilde açıklığa kavuşturulmamıştır. Sağlıklı sonuca varılabilmesi için, yaşlı, tarafsız, taşınmazların kullanım durumunu iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler; aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları ve tespit bilirkişileri huzuruyla keşif yapılmalıdır. Taşınmazların başında yapılacak keşif sırasında dinlenecek yerel bilirkişi, tespit bilirkişileri ve taraf tanıklarından taşınmazların ortak murisin ölümünden sonra tüm mirasçıların katılımı ile taksim edilip edilmediği, taksim edilmiş ise çekişmeli taşınmazların kimlere isabet ettiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, teknik bilirkişiye keşfi takibe imkan verir ayrıntılı, gerekçeli ve denetlenebilir rapor ve kroki düzenlettirilmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mirasçılar arasında taksim olgusu ispat edilemediği takdirde çekişmeli taşınmazlar müşterek muris adına şerh verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, 18.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.