YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/4285
KARAR NO : 2014/4994
KARAR TARİHİ : 29.04.2014
MAHKEMESİ : GÖLE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/01/2013
NUMARASI : 2010/120-2013/41
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı, B.Köyü çalışma alanında bulunan ve 2006 yılında yapılan kadastro sonucu dere yatağı olarak tescil harici bırakılan temyize konu taşınmaz bölümü hakkında irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, hükme esas alınan fen bilirkişi rapor ve krokisinde (A) harfiyle gösterilen 2.550,53 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz bölümünün davacı K.. K.. adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmaz bölümünün çayır vasfı niteliğinde olduğu ve lehine tescil kararı verilen davacı yönünden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile iktisap şartlarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Dava konusu taşınmaz bölümü, kadastro sırasında dere yatağı vasfı ile tescil harici bırakılmış olduğu halde, taşınmazın niteliği yönünden jeolog bilirkişi aracılığıyla inceleme yaptırılmamıştır. O halde sağlıklı sonuca varabilmek için yerel bilirkişi ve tanıklar ile birlikte uzman fen bilirkişisi, jeolog ve ziraat mühendisinden oluşan bilirkişi kurulu aracılığıyla taşınmaz başında yeniden keşif yapılmalı, yapılacak keşifte yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın kim tarafından, ne zamandan beri ne şekilde zilyet edildiğine ilişkin maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, ziraatçı bilirkişiden dava konusu taşınmazın niteliği, halihazır durumu ve öncesinin ne olduğu, dere ile ayırıcı unsur bulunup bulunmadığı hususunda ayrıntılı rapor alınmalı; jeolog bilirkişisinden taşınmazın öncesinin dere yatağı olup olmadığı, dereden kazanılıp kazanılmadığı ve özel mülke konu edilip edilemeyeceği hususu ile taşınmazın her yönden çekilmiş fotoğraflarını içerir ayrıntılı rapor alınmalı, tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri de bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, bilirkişi raporları ile tanık bilirkişi beyanları arasındaki çelişkiler giderilmeli, dava konusu taşınmazın bulunduğu yöre itibariyle yalnızca ot biçmek sureti ile kullanılmasının ekonomik amaca uygun zilyetlik olduğu göz önünde bulundurulmalı, bu şekilde davacı yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile iktisap koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenmeli ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 29.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.