Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/4190 E. 2014/8031 K. 10.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/4190
KARAR NO : 2014/8031
KARAR TARİHİ : 10.06.2014

MAHKEMESİ : AYBASTI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/11/2013
NUMARASI : 2013/9-2013/329

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı, O.. Köyü çalışma alanında bulunup kadastro sırasında haritasında yol olarak gösterilen ve dava dışı ..ada .. ve.. parseller arasında kalan taşınmaz ile kadastro sonucu İ.. A.. adına tapuya tescil edilen .. ada ..parsel sayılı taşınmazın bir bölümü hakkında, Hazine ve İ.. A.. aleyhine tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, ..ada .. parsel sayılı taşınmazın 25.10.2013 tarihli bilirkişi raporunda (7/A) olarak gösterilen 38,31 metrekare ve .. ada .. parsel sayılı taşınmazın (9/A) olarak gösterilen 76,17 metrekare yüzölçümündeki bölümleri ile kadastro sırasında haritasında yol olarak gösterilen ve aynı fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile işaretlenen 61,33 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz bölümünün “davacı adına tespit edilen . ada ..parsele eklenmek suretiyle davacı adına” tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı tescil davasıdır. Davacı İ.. H.. 21.01.2013 tarihli dava dilekçesinde,.. ada..parsel sayılı taşınmazın yaklaşık 70 metrekarelik bölümü ile ..ada .. sayılı parseller arasında kalıp haritasında yol olarak gösterilen 100 metrekarelik bölümün adına tescilini talep etmiştir. Öncelikle söylemek gerekir ki; kadastro sırasında kamu orta malı olarak işlem gören taşınmazlar hakkında tescil istemiyle açılacak davaların, TMK’nın 713/3. maddesi uyarınca yasal hasım olan Hazine ve ilgili kamu tüzel kişileri aleyhine açılması zorunludur. Somut olayda, yol olan bölüm yönünden dava sadece Hazineye yöneltilmiş, ilgili kamu tüzel kişiliği (köy ya da belediye tüzel kişilikleri) davaya dahil edilmemiştir. Taraf teşkili sağlanmadan yargılamaya devam edilerek esas hakkında hüküm tesisi doğru değildir.
Bundan ayrı olarak, davacı, hüküm yerinde çekişmeli bölümlerin eklenmesine karar verilen .. ada .. parsel sayılı taşınmazın tek maliki değildir. Bu taşınmaz, kadastro sırasında paylı olarak A..G.. ve İ.. H.. adına tespit edilmiş olup halen tapuda 840/1860 payı A.. G.. 1020/1860 payı ise davacı İ.. H.. adına kayıtlı bulunmaktadır. Mahkemece, paydaşlardan A.. G.. tarafından açılmış bir dava olmadığı halde çekişmeli bölümlerin ..ada .. parsel sayılı taşınmaza eklenmesine karar verilmek suretiyle davada taraf olmayan kişi lehine de hüküm kurulması isabetsizdir. Kaldı ki, davacı tek malik olmadığı halde, hüküm yerinde “.. ada .. parsel sayılı taşınmaza eklenmek suretiyle davacı adına tesciline” karar verilmek suretiyle hükmün kendi içinde çelişkiye düşürülmüş bulunması ve böylece infazı kabil olmayacak şekilde hüküm tesisi dahi isabetsizdir.
Diğer taraftan, hakim, önüne gelen ihtilafla sınırlı olarak karar vermekle yükümlüdür. Kadastro sonucu .. ada .. parsel sayılı taşınmaz M.. E.. adına tespit ve tescil edilmiş; daha sonra kayden, satın alma yoluyla Hidayet, İbrahim ve S.. E..na intikal etmiştir. Davacı tarafından .. ada ..parsel sayılı taşınmaz maliklerine dava yöneltilmediği gibi dava dilekçesinde .. ada ..parsel sayılı taşınmaza ilişkin herhangi bir talepte de bulunulmamıştır. Davacının talebi, dava dışı ..ada .. ve .. parsel sayılı taşınmazlar arasında kalan “yol”a ilişkindir. Ne var ki mahkemece, malikleri davada taraf olmadıkları ve böyle bir dava da bulunmadığı halde ..parsel sayılı taşınmazın bir bölümünün de ifrazı ile davacı taraf adına tesciline karar verilmiştir. Malikleri davada taraf bulunmadığı ve hakkında açılmış bir dava da olmadığı halde, dava kapsamı dışında kalan ..ada ..parsel sayılı taşınmaz hakkında hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır.
Hal böyle olunca mahkemece, öncelikle, hüküm tarihinden sonra yürürlüğe giren 6360 sayılı Yasa’nın 6447 sayılı Yasa ile değişik 1. maddesi uyarınca Ordu Belediyesi, Büyükşehir Belediyesine dönüştürülmüş ve Büyükşehir Belediyesi sınırları ise il mülki sınırları olarak belirlenmiş olmakla köylerin tüzel kişilikleri sona erdiğinden, davacıya ilçe belediye başkanlığı ile büyükşehir belediye başkanlığını davaya dahil etmek için süre verilerek taraf teşkili sağlanmalıdır. Taraf teşkili sağlandıktan sonra, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılmalı, davacının tutunduğu 17.06.1980 tarih 25 sıra numaralı tapu kaydının ifraz haritaları celp edilerek kaydın kapsamı yöntemince belirlenmeli; yargılama sonunda tüm deliller birlikte değerlendirilerek karar verilirken davacı tarafından .. ada ..parsel sayılı taşınmaza karşı açılmış bir dava bulunmadığı göz önünde tutulmalı,.. ada .. parsel sayılı taşınmazın ise davacı dışında paydaşı bulunduğu ve onun tarafından açılmış bir dava da olmadığı dikkate alınarak davacının davası kanıtlaması halinde sadece payı ile sınırlı olarak davasının kabulüne karar verilmesi gerektiği düşünülmelidir.
Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve yasaya aykırı görülen hükmün BOZULMASINA, 10.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.