YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/4112
KARAR NO : 2014/10616
KARAR TARİHİ : 25.09.2014
MAHKEMESİ : KANDIRA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/07/2013
NUMARASI : 2010/343-2013/588
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında K. Köyü çalışma alanında bulunan .. ada .. parsel sayılı 29.406,39 ve 12.468,06 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı N.. B.. adına tespit ve tescil edilmiş, satışlar sonucu N.. B.. adına tapuya tescil edilmiştir. Davacılar Ç.. A.. ve arkadaşları, irsen intikal iddiasına dayanarak miras payları oranında adlarına tescil istemi ile dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli … ve .. ada..sayılı parsellerin tapu kayıtlarının 124/240’nın iptali ile davacılar adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar N.. B.. ve N.. B.. tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece; çekişmeli taşınmazların davacılar ile davalı N.. B..’ın ortak murisi olan B. B.’dan kaldığı, murisin torunu ve mirasçısı olan N.. B.. tarafından önce bacanağı olan T.. A..’e, T.. A.. tarafından da N.. B..’e satıldığı bedel ödenip ödenmediği belli olmadığı gibi taşınmazların halen davalı N.. B..’ın kullanımında olması nedeniyle üçüncü kişi olan N.. B..’ün iyi niyetli kabul edilemeyeceği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava, miras hakkına dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Davacılar ile davalı N.. B.., muris B. B. mirasçılarıdır. Somut olayda; bir kısım mirasçılar üçüncü kişi durumunda olan N.. B.. ile mirasçı olan N.. B.. aleyhine taşınmazların kök muris B. B.’dan geldiği iddiasıyla veraset ilamındaki payları oranında adlarına tescili istemi ile dava açmışlardır. Davada, mirasçılardan Z. E. ve S. A. taraf olmadığı gibi B. B. terekesi iştirak (elbirliği) halinde mülkiyet hükümlerine tabidir. Elbirliği halinde mülkiyet hükümlerine tabi bulunan bir terekede, terekeye ilişkin tüm tasarruf işlemlerinin, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 640 ve 702. maddeleri uyarınca, tüm mirasçılar tarafından birlikte yapılması zorunlu olup, tasarrufi işlem niteliğindeki davanın da tüm mirasçılar tarafından birlikte açılması gerekir. Bir mirasçının, özellikle acele hallerde miras şirketinin menfaatini korumak için, bütün mirasçılar adına, yalnız başına dava açması mümkün ise de, bu şekilde açılan bir davaya tüm mirasçıların katılımının sağlanması zorunludur. Ancak elbirliği mülkiyetinin söz konusu olduğu hallerde bir mirasçı payına yönelik olarak tek başına dava açamayacağı gibi sonradan diğer mirasçıların muvafakatlarının alınması da hüküm ifade etmeyecektir. Bu nedenle öncelikle mahkemenin, davacıların istemlerini kesin olarak belirleyip istem miras payına yönelik ise davanın reddedilmesi, taşınmazların terekeye döndürülmesi başka bir deyişle Bayram Bayram’ın tüm mirasçıları adına tescili istemine ilişkin ise aktif dava ehliyetinin tamamlanması yoluna gidilerek davacı tarafa diğer mirasçıların davaya katılımını sağlaması veya muvafakatlarını alması ya da terekeye temsilci tayin ettirmesi için süre verilmesi, taraf teşkilinin sağlanması halinde işin esasına girilerek iddia ve savunma doğrultusunda araştırma yapılması, taraf teşkili sağlanmadığı takdirde davanın usulden reddine karar verilmesi gerekmektedir. Mahkemece, açıklandığı gibi işlem yapılmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, sair yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 25.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.