Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/3875 E. 2014/5252 K. 02.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3875
KARAR NO : 2014/5252
KARAR TARİHİ : 02.05.2014

MAHKEMESİ : AYBASTI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/10/2013
NUMARASI : 2010/65-2013/242

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu S.. Köyü çalışma alanında bulunan 1.. ada 1.. parsel sayılı 10.473,31 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz i.. intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar A.. H.. mirasçıları E.. Hazinedar ve arkadaşları adına veraseten iştirak halinde tespit ve tescil edilmiştir. Davacı Ş.. G.., tapu kaydına dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, çekişmeli taşınmazı tapuda satın aldığı iddiası ile tapu kaydındaki hissesi oranında tapu iptali ve tescil istemiş, bu talebini yargılama aşamasında ıslah ederek taşınmazın tümünün tapu kaydının iptali ile adına tescil istemiştir. Davalı tapu malikleri mahkemeye sundukları imzalı dilekçeleri ile davacının dayanmış olduğu tapudaki hissesi oranında davacının davasını kabul etmişlerdir. Mahkemece, taşınmazın davalıların murisinden kaldığı, davacının da bu kişinin gayri resmi eşi olduğu, davacının dayandığı tapu kaydının da taşınmaza uymadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmişse de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Davalılar mahkemeye sundukları dilekçeleri ile davacının davasını dayandığı tapu kaydındaki hissesi oranında kabul etmişlerdir. Kabul kesin hükmün sonuçlarını doğurur. Bu nedenle mahkemece tapu maliklerinin kabul beyanlarının içeriği ve tapu kaydının kapsaması koşuluna bağlı olup olmadığı, davalıların gerçek iradesinin ne olduğu tartışılıp değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, 02.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.