YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3839
KARAR NO : 2014/4106
KARAR TARİHİ : 08.04.2014
MAHKEMESİ : GÖLE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/02/2013
NUMARASI : 2012/54-2013/102
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı A.. G.., O. Köyü çalışma alanında ve dava dışı şahıslar adına tapuda kayıtlı bulunan 514 parsel sayılı taşınmazın sınırında yer alan ve 1985 yılında yapılan kadastro sırasında yol ve tespit harici olarak bırakılan taşınmazlar hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak adına tescil istemiyle 26.03.2012 tarihinde dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı A.. G.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro sırasında haritasında yol olarak gösterilen ve hakkında kadastro tutanağı düzenlenmeyen taşınmazlara ilişkin tescil davasıdır. Bir taşınmaz hakkında kadastro tutanağı düzenlenmeyerek haritasında yol olarak gösterilmesi işlemi de kadastro işlemi olmakla bu işlem aleyhine dava açılması mümkündür. Gerek Kadastro Kanununda ve gerekse de diğer yasalarımızda, hakkında tutanak düzenlenmeyen taşınmazlar yönünden “kadastro öncesi nedenlere” dayanılarak dava açılmasını sınırlayan ya da yasaklayan bir hüküm bulunmamaktadır. Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesinde düzenlenen hak düşürücü süre ise hakkında kadastro tutanağı düzenlenen taşınmazlara ilişkindir. Hal böyle olunca, işin esasına girilip iddia ve savunma doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yasal olmayan gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. Temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 08.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.