Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/3698 E. 2014/2049 K. 04.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3698
KARAR NO : 2014/2049
KARAR TARİHİ : 04.03.2014

MAHKEMESİ : 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

Davacı Hazine vekili; …. Köyü … (143) nolu kök kadastro parselinin, davalı … Belediyesinin 37 nolu düzenleme bölgesinde yaptığı imar uygulaması kapsamında kaldığını ve daha sonra da davalı … Büyükşehir Belediyesi tarafından imar düzenlemesine tabi tutularak çok sayıda imar parselinin oluşturulduğunu; anılan imar uygulamalarından önce Hazine adına kayıtlı 1115 sayılı kök parselin kadastro sınırları içerisine de şuyulandırmalar sonucunda park alanı ile…. Köyü … ada 13, 15 ve 16 sayılı imar parsellerinin meydana getirildiğini, ancak gerek … Belediyesince yapılan 37 nolu imar düzenlemesinin ve gerekse aynı bölgede … Büyükşehir Belediyesince yapılan imar uygulamasının idari yargı yerinde iptal edildiklerini ileri sürerek; 5478 ada 13, 15 ve 16 sayılı imar parsellerinin 1115 sayılı kök parsele dönmesinin sağlanması için 1115 sayılı parsele isabet eden kısımlarının tapu kayıtlarının iptali ve Hazine adına tescili ile 1115 sayılı parselin imar planında park alanına isabet kısmının Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda “davalı … Belediyesi yönünden açılan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına; diğer davalılar hakkında açılan davanın kabulü ile dava konusu … ili … İlçesi K. köyünde kain fen bilirkişinin krokili raporunda 5478 ada, 15 parselde B harfi ile gösterilen 657 metrekarelik, 5478 ada 13 parselde (C) harfi ile gösterilen 107 metrekarelik, 5478 ada 16 parselde (D) harfi ile gösterilen 1123 metrekarelik, yerin tapu kaydının iptali ile kök parsele dönüştürülerek (kök parsel 1115 parsel) Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline” karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili ile davalı … Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili ve dahili davalı …. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastral parselin ihyası suretiyle tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu taşınmazın öncesinde tespit dışı alandan ihdasen Hazine adına tescil edildiği, bilahare … Belediyesince başka birçok parselle birlikte 37 nolu düzenleme bölgesinde imar uygulamasına tabi tutulduğu, bu imar uygulamasının idari yargı yerinde iptal edilmesi üzerine davalı … Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan imar düzenlemesinin de idari yargı yerinde iptal edildiği, çekişme konusu taşınmazın bulunduğu yerin yargılama sırasında yeni kurulan … Belediyesi sınırları içinde kalması üzerine anılan Belediyenin davaya dâhil edildiği anlaşılmaktadır. Davacı Hazine, eldeki davada, çekişmeli imar parsellerinin kayıtlarının dayanaksız hale geldiğini belirterek imar öncesi duruma dönülmesini ve ihdasen oluşan parselin yeniden Hazine adına tescilini istemiştir. Mahkemece, sicil kayıtlarının illetini teşkil eden idari işlemin idari yargı yerinde iptal edilerek kayıtların dayanaksız hale geldiği ve yolsuz tescil durumuna düştüğü belirlenmek ve benimsenmek suretiyle hüküm kurulmuş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Ancak; mahkemece yapılan uygulama sonucu alınan bilirkişi heyeti raporunda, ihyası talep edilen 3043 metrekare yüzölçümlü 1115 sayılı ihdas parseli sınırları üzerinde dava konusu yapılan … ada 13, 15 ve 16 sayılı imar parsellerinin kabul kapsamındaki kısımları ile park alanının kaldığının bildirilmesi yanında, dava konusu edilmeyen imar yolu ile … ada 10 sayılı imar parselinin 18 metrekaresinin ve 5580 ada 3 sayılı imar parselinin 359 metrekaresinin de ihdas parseli sınırları kapsamında olduğu açıklanmıştır. Hemen belirtilmelidir ki; kadastral parselin ihyası yani tapu kaydının eski hale getirilmesi; hükmün, ihdas parseli üzerinde oluşturulan tüm alanları (imar parselleri, yol, park vs. dahil olmak üzere hepsini) kapsaması halinde mümkündür. Farklı bir ifadeyle kısmi ihya kararı verilemez. Oysa somut olayda; ihdas parselinin sınırları üzerinde dava konusu imar parselleri ile park alanı haricinde, iptal edilen imar uygulamaları sonucu oluşturulmuş ve fakat çekişmeye konu edilmemiş olan … ada 10 ve … ada 3 sayılı imar parsellerinin bir kısmı ile imar yolu bulunmakta olup, anılan imar parselleri ile imar yolu yönünden usulüne uygun olarak açılmış bir dava yoktur. Hal böyle olunca; öncelikle ihyası istenilen kök parselin, imar uygulamaları sonucu üzerinde oluşturulan dava konusu imar parselleri dışındaki diğer … ada 10 ve … ada 3 sayılı imar parselleri ile imar yolu bakımından da kadastral parselin ihyasına yönelik dava açması için davacıya usulüne uygun olarak süre verilmesi, açıldığı takdirde eldeki dava ile birleştirilmesi ve ondan sonra infaza elverişli bir biçimde hüküm kurulması gerekirken, yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir. Kabule göre de; dava konusu … ada 13, 15 ve 16 sayılı imar parselleri içerisinde kalan bölümler bakımından tapu kaydının iptaline karar verildikten sonra dava dışı kısımları da kapsayacak biçimde “kök parsele (1115 parsele) dönüştürülerek Hazine adına tesciline” şeklinde hüküm kurulmuş olması doğru olmadığı gibi, çekişmeye konu edilen park alanının hükümde açıkça belirtilmemiş olması da isabetsizdir. Böylesi bir hükmün, hem müphem olup, infaza elverişli olmadığı; hem de talepten fazlayı kapsadığı açıktır. O halde, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, 04.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.