Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/337 E. 2014/4699 K. 17.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/337
KARAR NO : 2014/4699
KARAR TARİHİ : 17.04.2014

MAHKEMESİ : KAŞ KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/03/2012
NUMARASI : 2010/693-2012/33

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kullanım kadastrosu sırasında B.. Köyü çalışma alanında bulunan 171 ada 8, 172 ada 7, 173 ada 6, 17, 22, 23, 24, 25, 36, 37, 38, 45, 174 ada 3, 176 ada 1, 2, 3, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 15 ve 27 parsel sayılı 3.835.60, 6.486.29, . 768.42, 3.454.57, 387.10, 361.25, 231.45, 309.59, 797.56, 303.88, 628.45, 409.96, 1.055.04, 1.303.37, 479.13, 392.42, 246.42, 700.40, 1.330.45, 314.66, 305.90, 356.72, 948.03, 3.225.10, 3.464.55, 1.070.33, 694.36 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa’nın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı ve . ada 7, . ada 17, 38, 176 ada 1, 7 ve 13 parsel sayılı taşınmazların ve üzerlerindeki zeytin ağaçlarının H.A.ve müştereklerinin, .ada 8, . ada 22, 23, 24, 25, 36, 37, 45,. ada 3, 1.ada 2, 3, 5, 6, 8, 9, 10, 11, 12, 15 ve 27 parsel sayılı taşınmazların ise sırası ile davalılar C.. G.., R.D., G. T., E.. Y.., Y.. T.. Ünal ve M. T., S.. E.., S.. M.., K. S.a Y., Y. S., D. H., R. Ç., M.. S.., M. Ç., A. M., İ.D., A.S. S., A.T.Ada, K. Y. ve A.T. Ada’nın kullanımında olduğu şerhi verilerek tarla niteliği ile Hazine adına tespit edilmiştir. Davacılar A.. U.., R.. A.., A.. E.., Y.. U.., F.. Y.. ve Ü.. İ.. taşınmazların kendi kullanımlarında olduğu iddiası ile dava açmışlardır. Mahkemece dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda, mahkemenin görevsizliğine, kararın kesinleşmesini müteakip dosyanın Kaş Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, dava konusu taşınmazların tespit gibi tapuya kayıt ve tescillerine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu taşınmazlar 3402 sayılı Yasa’nın Ek-4. maddesi gereğince kullanım kadastrosuna tabi tutulmuş ve Hazine adına orman sınırları dışına çıkartılarak beyanlar hanesine de davalıların kullanımında olduğu şerhi verilmiştir. Davacılar vekili taşınmazların davacıların zilyet ve tasarrufunda bulunduğu iddiası ile Hazine ve lehine şerh verilenleri hasım göstermek sureti ile dava açmış ve dilekçesinde tespitin iptali ve müvekkilleri adına tespit edilmesi talebini dile getirmiştir. Mahkemece, davanın zilyetlik şerhinin iptali yanında
Hazine adına yapılan tespitlerin de iptali istemini içerdiği, bu nedenle 6831 sayılı Yasa’nın 3302 sayılı yasa ile değişik 2/B maddesi uyarınca orman tahdit çalışması 02.06.1999 tarihinde askıya çıkartıldığı 6 aylık hak düşürücü süre içerisinde dava açılmaması nedeniyle askı ilanının kesinleştiği gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir. Davacılar vekili temyiz dilekçesinde, Hazine adına yapılan tespitlerin iptali yönünde bir taleplerinin olmadığını, zilyetlik şerhine itiraz ettiklerini belirtmiştir. Dava dilekçesinden davacıların talebinin tam olarak anlaşılamadığı ortadadır. Davacılar vekili dava dilekçesinde lehine şerh verilenleri de hasım olarak göstermiştir. Bu durumda öncelikle davacılar vekiline dava dilekçesi açıklatılarak davanın kullanıcı şerhine mi yoksa mülkiyete mi yönelik olduğu sorulmalı, davanın niteliği açıklığa kavuşturulduktan sonra tarafların delilleri toplanarak sonucuna göre bir karar verilmelidir. Açıklanan husus gözetilmeden yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. Temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 17.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.