Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/3283 E. 2014/6782 K. 22.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3283
KARAR NO : 2014/6782
KARAR TARİHİ : 22.05.2014

MAHKEMESİ : ŞİRAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/11/2013
NUMARASI : 2012/162-2013/124

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu B.. Köyü çalışma alanında bulunan 141 ada 5 parsel sayılı 641,40 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle N.. K.. adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı çekişmeli taşınmazın müşterek muristen intikal ettiği ve mirasçılar arasında terekenin taksim edilmediği iddiasına dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile çekişmeli 141 ada 5 parsel sayılı taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile muris Süleyman mirasçıları adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, çekişmeli taşınmazın davalı ile ortak murisi Süleyman’dan kaldığı ve Süleyman terekesi taksim edilmediğinden taşınmazın tapusunun iptali ile terekeye döndürülmesini istemiştir. Mahkemece, çekişmeli taşınmazın tarafların murisi Süleyman’dan kaldığı ve taksim edilmediği gerekçesiyle tapusunun iptali ile tüm Süleyman mirasçıları adına tescile karar verilmişse de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Taşınmazın muris Süleyman’dan kaldığı ve taksim edilmediği sabittir. Bu durum karşısında eldeki dava mirasçılar arasında açılıp yürüyen bir davadır. Bu tür davalarda davacı tüm mirasçılar adına iptal ve tescil isteğinde bulunmuş olsa bile, istek davacılarla sınırlı olarak değerlendirilip, davacıların yalnızca miras payları oranında iptal ve tescile karar verilmesi gerekir. Yani bir mirasçı diğer mirasçılara karşı miras payı oranında her zaman iptal ve tescil isteğinde bulunabilir. Ayrıca davacı dışında kalan Süleyman mirasçılarının harç yatırmak suretiyle yöntemine uygun bir biçimde açtıkları herhangi bir dava ve istekleri bulunmadığı halde, bunlar adına iptal ve tescile karar verilmesi de usul ve kanuna aykırıdır. H.M.K.’nın 26. maddesi uyarınca hakim iki tarafın iddia ve savunmasıyla bağlı olup ondan fazlasına ve başka bir şeye karar veremez. Bu bakımdan mahkemenin tüm mirasçılar adına da iptal ve tescile karar verilmesi anılan madde hükmüne aykırı olup, davalının temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalıya iadesine, 22.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.