Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/2978 E. 2014/2146 K. 06.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2978
KARAR NO : 2014/2146
KARAR TARİHİ : 06.03.2014

MAHKEMESİ : ILGAZ SULH HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/12/2012
NUMARASI : 2010/104-2012/379

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında Yeşildumlupınar Kasabası çalışma alanında bulunan dava konusu taşınmaz yol olması nedeniyle tespit harici bırakılmıştır. Davacı S.. T.. irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak adına tescili istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda makul sürenin geçirilmiş olması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı S.. T.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece; kadastro tespitinin 2007 yılında kesinleşmesi nedeniyle tespit öncesi kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak tescil davasının açılabilmesi için davacı tarafça iki yıllık makul sürenin geçirildiği, tespit sonrası zilyetliğe dayalı olarak davanın açıldığı kabul edildiğinde ise tespitin kesinleştiği tarih ile davanın açıldığı 06.04.2010 tarihine kadar 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile edinme için sürenin dolmadığı kabul edilmek suretiyle davanın reddine karar verilmiş ise de değerlendirme dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Dava, kadastro tespitinden evvelki zilyetliğe dayalı olarak açılmıştır. Kadastro tespiti sırasında düzenlenen tutanakların askı ilan süresi içerisinde Kadastro Mahkemesinde dava açılmadan kesinleşmesi durumunda dahi 3402 sayılı Yasa’nın 12. maddesinin 3. fıkrasında öngörülen süre içerisinde kadastrodan önceki sebeplere dayanılarak dava açılabilmesine yasal imkan tanındığına ve yasada tescil harici bırakılan yerler hakkında kadastro öncesi sebeplere dayanarak dava açma hakkını sınırlayan bir süre de öngörülmediğine göre mahkemece yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi isabetli değildir. Başka bir deyişle makul süre yasada öngörülen bir süre olmadığı gibi askı ilan süresi içinde Kadastro mahkemesinde hakkında tutanak düzenlenmeyen yola dava açılması nedeniyle Kadastro Mahkemesince görevsizlik kararı verilerek dosya Sulh Hukuk Mahkemesine gönderildiğine göre kabule göre de makul sürenin geçirildiğinden söz edilemez. Mahkemece; işin esasına girilerek taşınmazın tespit tarihinden önceki niteliğinin belirlenmesi ve zilyetlikle iktisap koşullarının davacı taraf yararına gerçekleşip gerçekleşmediğinin araştırılması tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 06.03.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.