Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/2939 E. 2014/5280 K. 02.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2939
KARAR NO : 2014/5280
KARAR TARİHİ : 02.05.2014

MAHKEMESİ : BORÇKA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/11/2013
NUMARASI : 2013/66-2013/444

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu A.. Köyü çalışma alanında bulunan 19.. ada .. parsel sayılı 8.972,78 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması nedeniyle Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı İ.. A.. ve müşterekleri, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak çekişmeli taşınmazın bir bölümü hakkında tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 19.. ada .. parsel sayılı taşınmazın uzman bilirkişi tarafından tanzim edilen 23.10.2013 tarihli krokili raporda (A) harfi ile gösterilen 1.839,68 metrekarelik bölümünün tapusunun iptali ile yeni bir parsel numarası verilerek miras payları oranında davacılar adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; kadastrodan önceki haklara dayanan tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmaz “ham toprak” vasfıyla davalı Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar; çekişmeli taşınmazın miras bırakanları M.. Ö..’ten kendilerine intikal ettiği, taşınmazın bir bölümünün daha önce kamulaştırıldığı, yol yapım çalışmaları neticesinde taşınmaza harfiyat döküldüğü bu nedenle vasfının doğru belirlenemediği, aslında taşınmazda eklemeli olarak 50 yılı aşkın süredir malik sıfatıyla zilyet oldukları iddiasıyla taşınmazın davalı adına olan tapusunun iptalini ve miras payları oranında adlarına tescil edilmesini istemişlerdir. Mahkemece çekişmeli taşınmazın fen bilirkişisi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölümünün tarım arazisi niteliğinde bulunduğu, kamu yararına tahsis edilen, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan veya yasalar gereğince devlete intikal eden yerlerle ilgisinin olmadığı, davacılar lehine tespit tarihine kadar zilyetlikle mülk edinme şartlarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma ve inceleme karar için yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece, çekişmeli taşınmazın komşusu olan bütün parsellerin kadastro tutanakları ve dayanakları getirtilerek nitelikleri belirlenmemiş, davacılar dava konusu bölüm ile birlikte kendilerine ait olan taşınmazın kısmen kamulaştırdığını iddia etmelerine rağmen kamulaştırmaya ilişkin bilgi ve belgeler getirtilmemiş, taşınmazın iki sınırında devlet ormanı bulunduğu halde orman araştırması yapılmamış, mahallinde yapılan keşifte mahalli bilirkişi ve davacı tanıklarının kısa ve soyut beyanları ile ziraatçi bilirkişinin taşınmazın evveliyatını açıkça ortaya koyamayan raporuna dayalı olarak hüküm kurulmuştur. Davacılar, imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği hukuki nedenine dayanarak tapu iptal ve tescil isteğinde bulunmuşlardır. Bu konuda sağlıklı bir yargıya ulaşmak için çekişmeli taşınmazın tespit tarihinden geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğraflarının dosya arasına konulması ve bu fotoğrafların stereoskopla incelenmesi gerekir. Hal böyle olunca; öncelikle, çekişmeli taşınmazın komşusu olan taşınmazların ada ve parsel numaraları belirlenerek bu taşınmazların kadastro tutanakları ve varsa dayanaklarının onaylı örnekleri, taşınmazın kuzeyindeki yola ilişkin kamulaştırma evrakları ve orman tahdidine ilişkin tüm harita ve belgeler ile çekişmeli taşınmazın dava tarihinden geriye doğru yukarıda belirtilen şekilde üç farklı tarihe ait hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığı’ndan tarihleri açıkça yazılmak suretiyle istenilerek dosya arasına konulmalıdır. Dosya bu şekilde keşfe hazır hale getirildikten sonra; yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle; aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları, ziraat mühendisi, jeodezi ve fotogrametri mühendisi ile orman mühendisinden oluşacak bilirkişi heyeti aracılığıyla yapılacak keşifte, belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda jeodezi ve fotogrametri mühendisine ve orman mühendisi bilirkişiye ayrı ayrı incelemesi yaptırılarak; çekişme konusu taşınmaz hava fotoğraflarında gösterilmeli, bu yerin önceki ve şimdiki niteliğinin, öncesinin orman olup olmadığının, imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığının ve tamamlandığının, arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine çalışılmalı, ziraat mühendisi bilirkişiden taşınmazın niteliğiyle ilgili raporlar alınmalı, yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın öncesi, niteliği, zilyetliğin başlangıcı, sürdürülüş biçimi ve tespit tarihine kadar davacılar yararına 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği süresinin dolup dolmadığı hususlarında olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, taşınmazın kuzeyinde kamulaştıran taşınmaz olup olmadığı varsa davacıların zilyetliğinde olan kısmın kamulaştırılıp kamulaştırılmadığı belirlenip dikkate alınmalı, daha sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Öte yandan; hükümde fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölümün miras payları oranında davacılar adına tapuya tesciline denmesine rağmen davacıların miras bırakanlarının veraset ilamına atıf yapılmayarak infazda tereddüt yaratılması da isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 02.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.