Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/2848 E. 2014/2949 K. 20.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2848
KARAR NO : 2014/2949
KARAR TARİHİ : 20.03.2014

MAHKEMESİ : OF KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/11/2007
NUMARASI : 2001/151-2007/77

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

Kadastro sırasında U. Köyü çalışma alanında bulunan 4882 parsel sayılı 4337,99 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz miras yoluyla gelen hak, paylaşma, satın alma ve kazandırıcı zaman aşımı zilyetliği nedeniyle davalı R. O. ve müşterekleri adına tespit edilmiştir. Davacı A.. O.. miras yoluyla gelen hakka ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda taraf teşkilinin sağlanamaması nedeniyle davanın reddine, çekişmeli taşınmazın tespit gibi tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı A.. O.. tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya kapsamından davacı yana 21.09.2001 tarihli ilk celseden, 21.06.2007 tarihli celseye kadar yaklaşık altı yıllık süre boyunca ölü tespit malikleri S. O. ve F. O.’a ait veraset belgelerinin sunulması için süre verildiği, 21.06.2007 tarihli celsede ölü tespit malikleri Sultan ve F. O.’ın verasetlerinin dosya üzerinden çıkarılmasına karar verilerek veraset ilamlarının düzenlendiği, bu kez tespit edilen mirasçıları davaya dahil etmek üzere davacı yana süre verildiği ve verilen kesin süre içerisinde mirasçıları davaya dahil etmesi gerektiği hususunda davacı yana meşruhatlı davetiye çıkarıldığı, çıkartılan davetiyenin davacının adreste tanınmaması sebebiyle iade edildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, davacı yana ölü olan tespit maliki mirasçılarını davaya dahil etmek üzere kesin süre verildiği, kesin süre ihtarını içerir davetiyenin adresinden ayrılması sebebiyle iade edildiği, davacının adres değişikliğini bildirmediği böylece kesin süre gereğinin davacı tarafça yerine getirilmediği ve taraf teşkilinin sağlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 25/1. maddesinde, kadastro mahkemelerinin kadastroya veya kadastro ile ilgili verasete ait uyuşmazlıkları çözümleyebileceği, istek üzerine veraset belgesi verebileceği düzenlenmiştir. Ne var ki yasal düzenlemelere aykırı olacak şekilde, mahkemece yaklaşık altı yıllık süre boyunca davacıya ölü tespit maliklerine ait veraset ilamını sunması için süre verilmiştir. Öte yandan Mahkemece 21.06.2007 tarihli celsede ölü tespit maliklerinin re’sen veraset ilamlarının düzenlenmesi yolunda ara karar kurulmuş ve gereği yerine getirilerek ölü tespit malikleri Ferhat ve Sultan O.’ın veraset belgeleri düzenlenmiş ise de tespit edilen mirasçıları davaya dahil etmek üzere yine davacı yana süre verilmiştir. 6100 sayılı HMK’ya göre özel nitelikte bulunan ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun “kadastro davalarında usul” başlıklı 28. maddesi uyarınca, Kadastro Hakiminin, ilgililerin başvurusunu beklemeksizin kadastro tutanakları ile uyuşmazlığın çözümlenmesine etkili olabilecek kayıt ve diğer bilgileri ilgili dairelerden getirteceği ve duruşma gününü taraflara re’sen tebliğ edeceği düzenlenmiştir. Anılan düzenlemeler çerçevesinde, kadastro hakimi mevcut uyuşmazlığı çözmekle yükümlüdür. O halde, mahkemece, duruşma günü davalılara re’sen tebliğ edilerek taraf teşkilinin sağlanması ve bundan sonra davanın esasına girilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, davacı A.. O..’ın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 20.03.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.