Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/2845 E. 2014/9383 K. 01.07.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2845
KARAR NO : 2014/9383
KARAR TARİHİ : 01.07.2014

MAHKEMESİ : KADASTRO MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında Koruhöyük Köyü çalışma alanında bulunan 199 ve 482 parsel sayılı sırasıyla 13.500 ve 48300 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar dava dışı 198 parsel sayılı taşınmaza uygulanan tapu kaydının miktar fazlası olarak tarla niteliğinde, 251, 252, 253 ve 481 parsel sayılı sırasıyla 198.350, 1.850, 3.000 ve 13.200 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar zilyetlikten 50 dönüm fazlası olarak, 360 parsel sayılı 463.200 metre yüzölçümündeki taşınmaz ise Suriye uyruklu şahıslar ile… ve …mirsaçılarının kullanımında olup hangisinin ne kadar miktarda kullandıkları bilinemediği belirtilmek suretiyle davalı Hazine adına tespit edilmiştir. İtirazı Kadastro Komisyonunda reddedilen davacı … tapu kaydı, vergi kaydı, miras yoluyla gelen hakka ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazların … oğulları … ve … mirasçıları adlarına tapuya tescili talebiyle ayrı ayrı dava açmıştır. Yargılama sırasında … ve … satın almaya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak davaya katılmış, … mirasçıları davaya dahil edilmiştir. Mahkemece dava dosyaları birleştirilmek suretiyle yapılan yargılama sonunda; çekişmeli 199, 252, 253, 481 ve 482 parsel sayılı taşınmazlara yönelik davanın reddine, taşınmazların tespit gibi tapuya tesciline, 251 ve 360 parsel sayılı taşınmazlara yönelik davanın ise kısmen kabulüne, 251 parsel sayılı taşınmazın güney sınırından … Köyü sınırından) başlayarak kuzeye doğru 185.400 metrekare yüzölçümündeki bölümün payları oranında … oğulları … ve … mirasçıları adlarına, geriye kalan 12950 metrekare yüzölçümündeki bölümün davalı Hazine adına, 360 parsel sayılı taşınmazın kuzey sınırından (taşınmaza komşu Bintaş Köyü 362 parsel sayılı taşınmaz sınırından) başlayarak güneye doğru 200.000 metrekare yüzölçümündeki bölümün payları oranında … oğulları … ve … mirasçıları adlarına, geriye kalan 263.200 metrekare yüzölçümündeki bölümün davalı Hazine adına tapuya tesciline, müdahiller … ve … davaları yönünden ise mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş; hüküm, davacı … … vekili ile davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre dava konusu 252, 253, 481 ve 482 parsel sayılı taşınmazlara yönelik davacı …vekilinin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün bu parsel yönünden ONANMASINA,
2- Davalı Hazine vekilinin dava konusu 251 ve 360 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazlarına gelince: Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere göre, davalı Hazine vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak mahkemece oluşturulan hükümde taşınmazların kabul edilen bölümleri ayrı ayrı 43.545.600 pay kabul edildiği halde tescile karar verilen paylar toplamı bu sayıya ulaşmamaktadır. Ayrıca Mahkemece, dava konusu 251 ve 360 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin kısmen kabul kararı verilmiş olup 251 parsel sayılı taşınmazın 185.400 metrekare yüzölçümündeki bölümünün ve 360 parsel sayılı taşınmazın 200.000 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davacılar adına tesciline dair hüküm kurulmuşsa da taşınmazların kabul edilen bölümlerini gösterir bilirkişiden ifraz krokisi alınmamıştır. Kadastro Hakimi doğru, uygulanabilir ve infazda tereddüde sebebiyet vermeyecek şekilde hüküm kurmak zorundadır. Hal böyle olunca fen bilirkişisine, davacılar adına tescile karar verilecek taşınmazların bölümlerini gösterir şekilde infazı kabil ifraz krokisi düzenlettirilmeli ve bu rapora atıfta bulunmak suretiyle ve pay toplamının paydaya eşit olmak üzere açıkta hisse bırakılmayacak, doğru, uygulanabilir ve infazda tereddüde sebebiyet vermeyecek şekilde hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuş olması isabetsiz olup davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 01.7.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.