YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2393
KARAR NO : 2014/2832
KARAR TARİHİ : 18.03.2014
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
KANUN YOLU : TEMYİZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında … Köyü 114 ada 4, 21 ve 62 parsel sayılı sırasıyla 2997,15, 4058.88 ve 1364,20 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, ayrı ayrı irsen intikal, taksim, satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı … ve arkadaşları adlarına tespit edilmiştir. Davacı …, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava konusu taşınmazlara yönelik ayrı ayrı dava açmıştır. Mahkemece dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 114 ada 4, 21 ve 62 parsel sayılı taşınmazların davacı … adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılardan …, … ve … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Davalı …vekili olarak hükmü temyiz eden Av. …’nin dosya içerisinde vekaletnamesi bulunmamaktadır. Davalı asil tarafından da temyiz talebinde bulunulmadığından Av. …’nin davalı … adına olan temyiz inceleme isteğinin REDDİNE,
2- Mahkemece; çekişmeli taşınmazların … Sulh Hukuk Mahkemesinin …Esas,… Karar sayılı ilamı ile … Köyüne bırakılan arazinin Köy Tüzel Kişiliği tarafından köylülere dağıtılması sonucunda davacı tarafa verildiği, o tarihten beri davasız ve aralıksız olarak kullanıldığı, davacı taraf yararına edinme koşullarının oluştuğu kabul edilerek karar verilmiş ise de yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar vermeye yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmazlar … Köyü ile … Köyünün sınırına yakın bölgede bulunmaktadır. Kadastro çalışmaları sırasında çekişmeli taşınmazların tamamı … Köyünün çalışma alanı sınırı içinde tespit edilmiştir. Gerekçeli kararda belirtilen … Sulh Hukuk Mahkemesinin …Esas, … Karar sayılı ilamı incelendiğinde davacının … Köyü Tüzel Kişiliği, davalının … Köyü Tüzel Kişiliği, davanın elatmanın önlenmesi istemine ilişkin olduğu ve davanın taraflar arasındaki sulhun tasdiki ile sonuçlandığı anlaşılmaktadır. …Sulh Hukuk Mahkemesinin … Esas, … Karar sayılı ilamında … (…) Köyü Tüzel Kişiliği veya … Köyü halkından kişiler taraf değildir. Dolayısıyla …Sulh Hukuk Mahkemesinin …Esas-… Karar sayılı ilamının, davada taraf olmayan Köy Tüzel Kişiliğini veya taraf olmayan köy halkından kimseleri bağlayacağı düşünülemez. Kaldı ki … Sulh Hukuk Mahkemesinin … Esas,… Karar sayılı ilamında …Köyü ile …Köyünün sınırının belirlenmesine ilişkin bir hüküm de bulunmamaktadır. Sadece tarafları arasındaki sulhun tasdiki ile … Köyü ile … köyleri arasında belirlenen sınırın kuzeyinde kalan bölümün …(…) Köyünün arazisi dışında kalan bölümünün davacı …Köyüne ait olacağı belirtilmektedir. Bu nedenlerle, mahkemece, çekişmeli taşınmazların hangi köy sınırları içinde kaldığı değerlendirilerek sonuca ulaşılmasında isabet bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü için aydınlığa kavuşturulması gereken husus, tespit günü itibariyle 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi uyarınca kim veya kimler yararına zilyetlikten edinme koşullarının oluştuğu hususudur. Bu hususta yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar vermeye yeterli bulunmamaktadır. Yine; kadastro tespitlerine aykırı sonuçlara ulaşıldığı halde, tespit bilirkişileri dinlenilmeden karar verilmesinde de isabet bulunmamaktadır. Eksik araştırma, inceleme ve uygulama ile karar verilemez. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için; çevre köylerde oturan ve davada yararı bulunmayan elverdiğince yaşlı kişiler arasından seçilecek yerel bilirkişi kurulu, tarafların aynı nitelikteki kişiler arasından bildirecekleri tanıkları, tüm tespit bilirkişileri, önceki keşifte dinlenmiş yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile üç kişiden oluşacak ziraatçı bilirkişi kurulu ve fen bilirkişi hazır olduğu halde mahallinde yeniden keşif yapılmalıdır. Yapılacak keşifte, Yerel bilirkişi kurulu ve taraf tanıklarından çekişmeli taşınmazlar ile çekişmeli taşınmazların sınırları içinde bulunduğu 114 ada ve 115 adadaki taşınmazlar bütünün öncesinin ne olduğu, kim veya kimler tarafından, hangi tarihten beri ve ne şekilde kullanıldıkları, kullanan kişiler arasındaki akdi veya irsi ilişkilerin neler olduğu gibi kadastro tespit günü itibariyle kim veya kimler yararına zilyetlikten edinme koşullarının oluştuğunu belirlemek yönünden gerekli olan hususlar tek tek ve olaylara dayalı olarak sorulup saptanmaya çalışılmalıdır. Yerel bilirkişi kurulu ve taraf tanıklarının sözleri arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak yöntemince giderilmeye çalışılmalıdır. Önceki keşifte dinlenmiş yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarının beyanlarına aykırı sonuçlara ulaşılması halinde, o keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve tanıklar bu hususta yeniden dinlenerek, tespite aykırı sonuçlara ulaşılması halinde de tüm tespit bilirkişileri tanık sıfatıyla dinlenilerek aykırılıkların giderilmesine çalışılmalıdır. Yerel bilirkişiler, taraf tanıkları ve tespit bilirkişilerinin sözleri dosya içine getirtilecek tüm komşu taşınmazların tutanak örnekleri ve varsa dayanaklarını oluşturan kayıtları ile denetlenmelidir. Yerel bilirkişiler, taraf tanıkları ile tespit bilirkişilerinin sözlerinde geçmesi halinde ilgili yıllara ait köy karar defterleri getirtilerek bildirilen vakıaların doğruluğu yönünden incelenmelidir. Ziraatçı bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazların tarımsal niteliğini bildirir, komşu taşınmazlarla karşılaştırmalı değerlendirmeyi içerir, çekişmeli taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetliğin şekli ve süresini irdeler, çekişmeli her taşınmaz ve bir bütün olarak çekişmeli arazi bölümünün değişik yönlerinden çekilmiş ve üzerine fen bilirkişiler tarafından çekişmeli taşınmazların sınırları işaretlenmiş fotoğraflarla desteklenmiş ayrıntılı rapor alınmalıdır. Aynı şekilde keşfe katılacak fen bilirkişisinden yapılacak keşif ve uygulamaları izleyip denetlemeye olanak verir, gösterilen sınırlar işaretlenmiş ayrıntılı rapor alınmalıdır. Bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Taraflar arasındaki çekişmenin niteliği itibariyle önem kazanan hususun, çekişmeli taşınmazların hangi köy sınırları içinde kaldığı değil, kim veya kimler yararına edinme koşullarının oluştuğu hususu olduğu gözetilerek bir karar verilmelidir. Temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 18.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.