YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2206
KARAR NO : 2014/2943
KARAR TARİHİ : 20.03.2014
MAHKEMESİ : DARENDE KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/12/2012
NUMARASI : 2009/8-2012/21
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında … ada 4 parsel sayılı 433.064,31 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ham toprak niteliğiyle davalı Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı İ.. T.., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak çekişmeli taşınmazın bir bölmünün tespitinin iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, 133 ada 4 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 1209,62 metrekare yüzölçümündeki bölümünün tutanağının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davacı taraf yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Dosya içerisindeki taşınmazın % 60 eğimli olduğunu ve üzerinde el işçiliği ile açılmış çukurlara dikili vaziyette 10 yaşlarında kayısı ağaçlarının bulunduğunu, taşınmazın tarım dışı ham toprak olduğunu bildirir ziraatçi bilirkişi raporu dikkate alındığında, mahkemenin taşınmaz üzerinde ekonomik amaca uygun şekilde zilyetlik sürdürüldüğü ve dava günü itibariyle davacı taraf yararına 3402 sayılı Yasa’nın 14. maddesi koşullarının oluştuğu yolundaki kabulünün dayanağının ne olduğu anlaşılamamaktadır. O halde sağlıklı sonuca ulaşılabilmesi için, öncelikle tespit tarihinden geriye doğru en az 15-20-25 yıl öncesine ait üç ayrı evreye ilişkin yüksek çözünürlüklü hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığı’ndan, aynı tarihler arasında düzenlenen fotoplan, fotometrik ve fotogrametrik paftalar ise, İl Kadastro Müdürlüğü’nden getirtilerek dosya arasına konulmalı, ardından taşınmaz başında fen bilirkişi ve daha önceki keşifte görev almamış bir ziraat mühendisi huzuruyla yeniden keşif yapılmalı, keşif sırasında dinlenilecek davada yararı bulunmayan yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından taşınmazın temyize konu (A) harfi ile işaretli bölümünün öncesinin ne olduğu, üzerinde zilyetlik bulunup bulunmadığı, varsa hangi tarihte ve ne zaman başladığı, zilyetliğin sürdürülüş biçimi, kimden kime ve nasıl intikal ettiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişiye hava fotoğrafları ve uydu fotoğrafları üzerinde streoskopik inceleme yaptırılarak çekişme konusu taşınmaz bölümünün, önceki ve şimdiki niteliğinin, arazinin ekonomik amacına uygun olarak zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesi istenilmeli, ziraatçi bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazın belirtilen dönem içindeki niteliği ve kullanım durumunu kesin olarak belirleyen raporlar alınmalı, ondan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi, kabule göre de; çekişmeli taşınmazın tespitinin iptaline karar verilmesi gerekirken, kadastro tutanağının iptaline karar verilmesi ve davacı adına tescile karar verilen taşınmaz bölümü ifraz edildikten sonra çekişmeli taşınmazın kalan bölümlerine yönelik hüküm kurulmayarak bu bölümler hakkında sicil oluşturulmaması da isabetsiz olup, davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 20.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.