Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/21895 E. 2015/10908 K. 30.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/21895
KARAR NO : 2015/10908
KARAR TARİHİ : 30.09.2015

MAHKEMESİ : ÇAMELİ KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/06/2014
NUMARASI : 2013/2-2014/23

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “taraflardan iddiaları ve savunmaları ile ilgili tüm delillerinin sorulup saptanması, ortak miras bırakanın terekesine dahil tüm taşınmaz mallar belirlenip, kadastro tutanaklarının örnekleri dosya içine getirtilerek mahallinde yeniden keşif yapılması, keşfe katılacak yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından çekişmeli taşınmazın öncesinin kime ait olduğu, tarafların ortak miras bırakanından mı kaldığı yoksa kendi miras bırakanlarından mı kaldığı, kimin ne şekilde, ne zamandır zilyet olduğu, tarafların ortak miras bırakanından kaldığının belirlenmesi halinde mirasçılar arasında geçerli bir taksim olup olmadığının saptanması, bundan sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesinin gereğine, kabule göre de fen bilirkişisinin raporunda (B) harfi ile gösterilen bölüme yönelik davacının hak iddiası olmadığı halde bu bölüm yönünden de davanın kabulüne karar verilmesinin” isabetsizliğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın ispatlanamadığından reddine karar verilmiş; hüküm, davacı O.. O.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, verilen kesin süre içerisinde davacı tarafın keşif masrafını yatırmadığı bu nedenle davasını ispatlayamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de; yapılan değerlendirme dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Mahkemece verilen kesin süreye riayet etmeyen taraf aleyhine karar verilebilmesi için ara kararda keşif harcı ile yerel bilirkişi adayları, tanık, teknik bilirkişilere verilecek ücretler, vasıta parası ve yapılacak tebligatlarla ilgili masrafların kalemler halinde gösterilip, bu ücretlerin temini ve yatırılması için ilgiliye makul ve belirli bir süre tanınması, ilgiliye tanınacak süre ile keşif günü arasında bilirkişi adayları ve tanıklara davetiye tebliğ edilip, arazi başında hazır olmalarının bildirilebilmesi için uygun bir sürenin bulunması gerekmektedir. Mahkemece, davacı tarafa kesin sürenin verildiği 01.04.2014 tarihli celsede belirtilen hususlar eksiksiz olarak yerine getirilmemiş, mahalli bilirkişi ve tutanak bilirkişilerine davetiye çıkartılması gerekirken, Jandarma Komutanlığınca hazır edilmelerine, taraf tanıklarının ise taraflarca hazır edilmelerine dair ara karar kurulmuş, keşif harcı tutarı açıkça belirtilmemiş ve kesin sürenin sonucu açık olarak ihtar edilmesi gerekirken, bu husus tutanağa yansıtılmadan, “kesin sürenin sonucu ihtar edildi” ifadesine yer verilmiştir. O halde, mahkemece hükme esas alınan keşif ara kararının yasaya uygun düzenlenmemesi ve usulüne uygun şekilde kesin süre verilmemesi nedeniyle davanın ispatlanamadığından bahisle reddine ilişkin kararı isabetsiz olup, davacı O.. O.. vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine,
30.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.