Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/21638 E. 2015/10266 K. 10.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/21638
KARAR NO : 2015/10266
KARAR TARİHİ : 10.09.2015

MAHKEMESİ : KIZILTEPE 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı …. Köyü çalışma alanında bulunan, 1962 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında taşlık olarak tespit harici bırakılan ve yargılama sırasında 22.12.2010 tarihinde 1462 parsel numarasıyla “tarla-taşlık” vasfıyla Hazine adına idari yoldan tescil edilen taşınmaz bölümlerinin imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedenine dayanarak adına tescili istemiyle 05.08.2010 tarihinde dava açmıştır. Yargılama sırasında ….. çekişmeli taşınmaz bölümlerinin köyün merası olduğu iddiasıyla,….. ve arkadaşları ise imar-ihya nedenine dayanarak davaya katılmıştır. Davalı Hazine vekili, 23.10.2013 tarihli dilekçe ile çekişmeli taşınmazların mera vasfında olduğunu sehven tespit harici bırakıldığını ileri sürerek, mera olarak sınırlandırılıp özel siciline yazılmasını talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda keşif giderlerinin kesin süre içinde yatırılmaması nedeniyle davacı ve müdahillerin ispatlanamayan davalarının esastan reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ….. vekili, müdahil….. ile müdahil ….. ve arkadaşları vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakıldıktan sonra yargılama sırasında idari yoldan Hazine adına tapuya tescil edilen 1462 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14, 17 ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713. maddeleri uyarınca iptali ile tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, keşfe ilişkin takdir edilen gider avansının iki haftalık kesin süre içerisinde yatırılması için davacı ile müdahillere süre verildiği ve gerekli ihtar yapıldığı halde verilen süre içerisinde gider avansının yatırılmaması nedeniyle davacı ve müdahillerin delillerinden vazgeçmiş sayıldığı ve mevcut delil durumuna göre de davalarının ispat edilemediği gerekçesi ile yazılı şekilde karar verilmiştir. Kesin süre sonuçlarının süreye riayet etmeyen taraf aleyhine uygulanabilmesi için dosyanın keşif için hazır hale getirilmesi, diğer bir ifade ile taraflardan tanık ve diğer delil listelerinin alınması, dayanılan kayıtlar varsa celp edilip dosyaya konulması, komşu parsel tutanak ve dayanaklarının getirtilmesi ve dosyanın her yönüyle keşfe hazır hale getirilmesi yani dosyada hiçbir eksikliğin bulunmaması gerekir. Bundan sonra belirlenecek keşif günü ile ilgili ara kararında hakim, katip, mübaşir, yerel bilirkişi adayları, tanıklar ve teknik bilirkişilere verilecek ücretlerle vasıta parasının ve yapılacak tebligatlarla ilgili masrafların kalemler halinde gösterilip, bu ücretlerin temini ve yatırılması için ilgiliye makul ve belirli bir süre tanınması, ilgiliye tanınacak süre ile keşif günü arasında da bilirkişi adayları ve tanıklara davetiye tebliğ edilip, arazi başında hazır olmalarının bildirilebilmesi için yine uygun bir sürenin bulunmasına özen gösterilmesi gerekmektedir. Somut olayda; davacı ….. 01.11.2010 tarihli keşif günü gerekli keşif giderlerini yatırmış ve keşif yapılarak mahalli bilirkişi ile davacı tanıkları dinlenmiş, bundan sonra müdahiller çekişmeli taşınmaz bölümlerinin adlarına tescilini talep ettikleri halde dayanak delilleri sorulup dosya onlar yönünden keşfe hazır hale getirilmemiştir. Yargılama sırasında….. ile ….. ve arkadaşları davaya katılmış olmalarına rağmen müdahillere delillerini bildirmeleri için süre ve imkan tanınmamıştır. Davalı Hazinenin, taşınmazın öncesinin mera olduğu iddiasında bulunarak haritaya dayanmış olması nedeniyle bu haritanın uygulanması ve mera araştırması yapılması yönünden ispat yükünün Hazineye ait olduğu göz önüne alındığında, keşif giderlerinin Hazine yerine davacıya yüklenmesi de yerinde değildir. Hal böyle olunca öncelikle, hüküm tarihinden sonra yürürlüğe giren 6360 sayılı Yasa’nın 1. maddesi uyarınca büyükşehir belediyesi sınırları içerisindeki köylerin tüzel kişiliklerinin kaldırılarak bağlı bulundukları ilçenin mahallesi haline geldiği, aynı Yasa’nın geçici 1/13. maddesi gereğince tüzel kişiliği kaldırılan köyün taraf olduğu davalarda mahalle olarak bağlandığı ilçe belediyesinin taraf olacağı öngörülmüş olmasına göre çekişmeli taşınmazın köy merası olduğundan bahisle davaya müdahale eden …. Köyü yerine K. Belediye Başkanlığının ve davada kamu malı mera iddiasında bulunulmuş olması nedeniyle Mardin Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın davada taraf olacağı nazara alınmak suretiyle öncelikle müdahillerin delilleri sorularak bildirdikleri deliller toplanmak suretiyle dosya keşfe hazır hale getirilmeli, bundan sonra ispat yükü kendilerine düşen tarafa keşif giderlerini yatırmaları hususunda yukarıda açıklandığı üzere usulüne uygun tebligat yapılmalı, keşif masrafı yatırıldığı takdirde mahallinde keşif yapılarak toplanan ve toplanacak olan tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, 10.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.