Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/21495 E. 2015/12036 K. 19.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/21495
KARAR NO : 2015/12036
KARAR TARİHİ : 19.10.2015

MAHKEMESİ : KADASTRO MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında … Köyü çalışma alanında bulunan 109 ada 116 parsel sayılı 1.115,67 metrekare, 109 ada 117 parsel sayılı 4.139,77 metrekare ve 109 ada 118 parsel sayılı 3.612,67 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar Asliye Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduğundan söz edilerek malik hanesi açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiştir. Davacı …. tarafından davalılar Hazine ve … Köyü Tüzel Kişiliği aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan meni müdahale ve tescil davası, davaya konu olan parseller hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Kadastro Mahkemesinde çekişmeli parsel tutanağı ile aktarılan dava dosyası birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli 109 ada 116, 117 ve 118 parsel sayılı taşınmazların mera vasfıyla sınırlandırılarak tescil harici bırakılmasına ve kendisine özgü sicile kaydedilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı …. vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 16/B maddesi uyarınca “mera, yaylak, kışlak, otlak, harman ve panayır yerleri gibi paralı veya parasız kamunun yararlanmasına tahsis edildiği veya kamunun kadimden beri yararlandığı belgelerle veya bilirkişi veya tanık beyanı ile ispat edilen orta malı taşınmaz mallar sınırlandırılır, parsel numarası verilerek yüzölçümü hesaplanır ve bu gibi taşınmaz mallar özel siciline yazılır. Bu sınırlandırma tescil mahiyetinde olmadığı gibi bu suretle belirlenen taşınmaz mallar, özel kanunlarında yazılı hükümler saklı kalmak kaydıyla özel mülkiyete konu teşkil etmezler.” Somut olayda; çekişmeli 109 ada 116, 117 ve 118 parsel sayılı taşınmazların “mera vasfıyla sınırlandırılarak özel siciline kaydına” karar verilmesi gerekirken “mera vasfıyla sınırlandırılarak tescil harici bırakılmasına ve kendisine özgü sicile kaydedilmesine” dair hüküm kurulması isabetsiz ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm fıkrasının 1. bendinin 6. satırında yazılı “tescil harici bırakılmasına ve” sözcüklerinin hükümden çıkarılmasına ve hükmün DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine,
19.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.