Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/20650 E. 2015/12388 K. 21.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/20650
KARAR NO : 2015/12388
KARAR TARİHİ : 21.10.2015

MAHKEMESİ : ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı ….Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; Hazine ve …. açısından davanın kabulüne, fen bilirkişileri .. ve .. 02.12.2011 tarihli raporunun ekindeki 7 nolu krokide (A) harfi ile gösterilen 2.770,84 metrekare yüzölçümlü taşınmazın en son ada ve parsel numarası altında tarla niteliği ile davacı adına tesciline, diğer davalılar yönünden davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili, davalı …. vekili ve dahili davalı …. tarafından temyiz edilmiştir.
1- Kural olarak davada taraf olmayan veya hukuki yararı bulunmayan kurum ve kişilerin hükmü temyiz hakkı bulunmamaktadır. Somut olayda; dava tescil istemine ilişkin olup, tescil davasında davalı taraf Hazine ile ilgili köy tüzel kişiliği, ilçe belediye başkanlığı veya büyükşehir belediye başkanlıklarıdır. Dahili davalı …. adına davetiye tebliğ edilip, karar başlığında da ismi yer almakta ise de, .. davada taraf sıfatı yoktur ve kararla adı geçen aleyhine hukuki bir durum yaratılmamıştır. Dahili davalının hükmü temyizinde hukuki yarar bulunmadığından temyiz inceleme isteminin REDDİNE,
2- Davalı Hazine vekili ile ….. vekilinin temyiz itirazları yönünden; mahkemece davacı lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluştuğu gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Karar tarihi itibariyle Muğla İlinin mülki sınırları Büyükşehir Belediye sınırı olarak belirlenmiş olmasına rağmen Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığı davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlanmamış, dava tarihinden geriye yönelik 15-20-25 yıl öncesine ait hava fotoğrafları da getirtilerek değerlendirilmemiştir. Somut olayda dava, kadastro mahkemesinden taşınmaz hakkında kadastro tutanağı düzenlenmediğinden bahisle görevsizlikle mahkemeye gelmiş olup, mahkemece taşınmaz hakkında kadastro mahkemesinde yapılan keşif ve alınan bilirkişi raporlarına itibar edilerek karar verilmiş ise de, raporlar taşınmazın niteliğini, taşınmaz üzerindeki zilyetlik ve süresini açıklamak için yetersiz olduğu gibi, yapılan keşifte yöntemine uygun şekilde araştırma yapılmadığı için hüküm kurmak için yeterli değildir. Doğru sonuca varılabilmesi için, öncelikle, Muğla Büyükşehir ve ilgili İlçe Belediye Başkanlığı davaya dahil edilerek husumet yaygınlaştırılmalı, dava tarihinden geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait üç ayrı evreye ilişkin stereoskopik hava fotoğrafları getirtilip dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, fen bilirkişi ve 3 kişilik ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulu katılımı ile keşif yapılmalıdır. Keşif sırasında yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından, taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, taşınmaz üzerindeki zilyetliğin süresi ve şekli etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, beyanlar arasında çelişki bulunması halinde aykırılık giderilmeye çalışılmalı, 3 kişilik zirai bilirkişi kurulundan taşınmazın toprak yapısı, niteliği ve taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetlik süresini belirten ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmeli, jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiden yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik üç adet hava fotoğrafının stereoskop aletiyle incelenmesi neticesinde taşınmazın sınırlarını ve niteliğini belirtir şekilde rapor alınmalı; taşınmazları tüm yönlerinden gösterir fotoğrafları çektirilmeli, fen bilirkişiye keşfi takibe imkan verir ve denetime elverişli kroki ve ayrıntılı rapor düzenlettirilmeli ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece, belirtilen hususlar gözetilmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 21.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.