Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/2025 E. 2014/10741 K. 29.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2025
KARAR NO : 2014/10741
KARAR TARİHİ : 29.09.2014

MAHKEMESİ : CİDE KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/03/2013
NUMARASI : 2008/76-2013/20

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında K. Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu .. ada.. ada .. ada .. ada .. parsel sayılı 997.08, 5.285.28, 2.907.44, 890.05 ve 1.299.60 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı M.. E.. adına tespit edilmiştir. Davacı K.. E.., çekişmeli taşınmazların muris A. E.’tan intikal ettiği ve taksim edilmediğini ileri sürerek dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli .. ada .. parsel sayılı taşınmazların tespit gibi tescillerine karar verilmiş; hüküm, davacı K.. E.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece; çekişmeli taşınmazların öncesinin kök muris F. E.’a ait olduğu, Fatma’nın ölene dek torunu olan davalı Memiş ile yaşadığı, 10.07.1978 tarihli senet ile de taşınmazları davalı Memiş’e bağışladığı kabul edilmek suretiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; değerlendirme dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Kök muris Fatma 1983 yılında vefat etmiş, taşınmazların tespiti 2008 yılında yapılmıştır. Fatma’nın ölümü ile geriye mirasçısı olarak oğlu Mustafa ile ölü oğlu Ahmet’in çocukları davacı Kazım ile davalı Memiş ve Yusuf çocukları Ali, Ahmet ve Abdullah kalmıştır. Keşifte dinlenen 1937 ve 1954 doğumlu yerel bilirkişiler, dört tespit bilirkişisi ile iki davalı tanığı ağırlıklı beyanlarında; taşınmazların Fatma’dan kaldığı, oğulları olan Mustafa ve Ahmet tarafından birlikte kullanıldığı, Fatma’nın ölene kadar da torunu Memiş’in yanında yaşadığı yönündedir. Ölünceye kadar bakma şartıyla bağış senedinde parmak izi olup senette imzası olan köy muhtarı D. T.’un beyanına göre de senedin muhtar huzurunda düzenlenmediği, muhtar tarafından sonradan imzalandığı ve taşınmazların davalı tarafça kullanılmayıp mirasçılardan Ahmet ve Mustafa kullanımında olduğu belirlendiğinden mülkiyet davalı tarafa intikal etmemiştir. Hal böyle olunca Ahmet’e ait olduğu belirlenen 1/2 pay yönünden çekişmeli taşınmazların kadastro tespitlerinin iptali ile F. oğlu A. E. mirasçıları adına payları oranında tesciline, M.. E.. tarafından açılmış bir dava bulunmadığından kalan payın tespit maliki olan M.. E.. üzerinde bırakılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davacı K.. E.. vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 29.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.