Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/20164 E. 2015/9829 K. 07.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/20164
KARAR NO : 2015/9829
KARAR TARİHİ : 07.09.2015

MAHKEMESİ : SİVAS 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/01/2013
NUMARASI : 2012/596-2013/44

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu H.İlçesi D.Köyü çalışma alanında bulunan 252 ada 7 parsel sayılı 24.813,82 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle eşit paylarla Mehmet ve Durmuş adına tespit edilmiş daha sonra hükmen İbrahim oğlu Hasan adına tescil edilmiştir. Davacılar H.. C.. ve müşterekleri, miras yoluyla gelen hakka dayanarak tapu kaydının müşterek muris İ.. C..’den intikal eden payları oranında iptali ve adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 640. maddesi uyarınca, mirasçılar arasında elbirliği mülkiyet hükümleri geçerli olup ortaklar arasında zorunlu dava arkadaşlığı vardır. Bu nedenle, miras yoluyla gelen hakka dayanılarak genel mahkemelerde açılacak davalarda, tüm mirasçıların birlikte dava açmaları veya diğer mirasçıların muvafakatlerini almaları ya da miras şirketine temsilci tayin ettirmeleri gereklidir. Ancak, bu kural bir mirasçının terekeye tabi bir taşınmaz için üçüncü kişiye karşı açacağı davalarda geçerli olup, elbirliği mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda mirasçıların birbirleri aleyhine tek başına miras payının iptaline ilişkin dava açmaları durumunda oybirliği aranmaz. (HGK’nın 23.10.1996 tarih 1996/522 Esas, 1996/713 Karar). Bu ilke TMK’nın 701 ve 702. maddelerindeki kuralın istisnasını oluşturmaktadır. Somut olayda davacılar, çekişmeli taşınmazların müşterek muris İ.. C..’den kaldığını, mirasçılar arasında taksim olmadığını ileri sürerek miras paylarının adlarına tescili istemiyle diğer mirasçılar olan davalılar aleyhine dava açmışlardır. Yukarıda açıklandığı üzere mirasçılar arasında miras payına yönelik olarak açılan davalarda mirasçılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı aranmaz. Hal böyle olunca mahkemece, kadastro sonucu oluşan tapu kaydının hükmen davalılar murisi Hasan adına intikal ettiği anlaşılmakla ilgili dava dosyası da getirtilerek, davanın esasına ilişkin araştırma ve inceleme yapılması, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu yön gözetilmeksizin TMK’nın 702/2. maddesi gereği terekeye ait mal için tüm mirasçıların birlikte dava açmaları gerektiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 07.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.