YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2015
KARAR NO : 2014/2496
KARAR TARİHİ : 13.03.2014
MAHKEMESİ : ŞAVŞAT KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/05/2013
NUMARASI : 2013/2-2013/12
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı, Ç. Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği iddiasına dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, dava konusu Çoraklı Köyü’nde bulunan ve kadastro çalışmaları sırasında yol olarak tespit edilen taşınmazın fen memuru bilirkişisinin 10.5.2013 havale tarihli raporu ekindeki krokide (B) harfi ile gösterilen maviye boyalı 0171,94 m2’lik taşınmaza ilişkin kadastro tespitinin iptali ile tarla vasfıyla davacı M.. S.. adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi ve davalı E.. S.. tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro sırasında tespit harici bırakılan ve hakkında tutanak düzenlenmeyen taşınmaz bölümüne ilişkindir. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 26. maddesi uyarınca, Kadastro Mahkemesinin görevi tutanağın düzenlenmesi ile başlar. Mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkin olup, re’sen gözetilmesi gerekir. Bu nedenle mahkemece dava dilekçesinin görev yönünden reddine, dosyanın görevli Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi kabule göre de fen bilirkişisinin 10.05.2013 tarihli raporu ve ekindeki krokide (B) harfi ile gösterilen maviye boyalı 171,94 metrekarelik taşınmazın davacı adına tapuya tesciline karar verildiği halde, hükmün gerekçe kısmının ikinci paragrafında ise fen bilirkişisinin (B) harfi ile gösterdiği bölümün kadim yol olduğu, bu kısmın kazandırıcı zamanaşımı ile iktisabının mümkün olmadığı dile getirilerek bu bölüme ilişkin olarak açtığı davanın reddine karar verildiğinin belirtilmesi nedeniyle kararın gerekçe bölümü ile hüküm kısmı arasında çelişki yaratılması dahi isabetsizdir. Bu nedenle davalı Hazine temsilcisi ve davalı E.. S..’ün temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden E.. S..’e iadesine, 13.03.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.