Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/1990 E. 2014/12868 K. 12.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/1990
KARAR NO : 2014/12868
KARAR TARİHİ : 12.11.2014

MAHKEMESİ : DERELİ KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/05/2013
NUMARASI : 2009/244-2013/97

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında A.. K… çalışma alanında bulunan 101 ada 371 ve 103 ada 12 parsel sayılı sırasıyla 64.216,00 ve 31.995,66 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar, irsen intikal, paylaşma, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ve bağış nedeniyle davalılar H.. G.. ve arkadaşları adına paylı olarak tespit edilmiştir. Davacı F.. E.., miras yoluyla gelen hakka dayanarak dava açmış, yargılama sırasında tapu kaydına da dayanmıştır. Yargılama sırasında G.. A.., M.. O.., A.. K.., A.. O.. ve F.. İ.. miras yoluyla gelen hakka dayanarak davaya katılmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli 101 ada 371 ve 103 ada 12 parsel sayılı taşınmazların tespit gibi tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı F.. E.. ve katılan davacılar M.. O.., A.. K.., A.. O.. ve F.. İ.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece; çekişmeli taşınmazların tarafların ortak miras bırakanı A..G..’e ait iken muris A… tarafından davalıların miras bırakanı İ..G..’e bağışlandığı gerekçe gösterilerek hüküm kurulmuş ise de yapılan araştırma ve inceleme karar vermeye yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki; taraf dayanağı olan ve dinlenilen yerel bilirkişi beyanı ile uzman bilirkişi raporunda çekişmeli taşınmazlar ile birlikte dava dışı bir kısım taşınmazları da kapsamına aldığı belirtilen tapu kaydının tedavüllerinden olan Eylül 1972 tarih 4 sayılı tapu kaydının intikal ve satış iktisap nedeni ile tarafların ortak miras bırakanı A.. G..adına 9/108 pay ile tescilli olup dayanak kaydın gittisinin bulunmadığı dosya kapsamına alınan kayıt örneğinden anlaşılmıştır. Ayrıca davalılar dayanağı Eylül 1972 tarih 2 sayılı tapu kaydı ise ortak miras bırakan A… G..’in yaptığı bağış nedeni ile davalıların murisi İ..G.. adına tescillidir. Taraf dayanağı Eylül 1972 tarih 2 ve 4 sayılı tapu kayıtlarının her ikisi de aynı kökten gelmektedir. Hal böyle olunca; tarafların ortak miras bırakanı A.. G..’in tapu kayıtlarından gelen paylarının bir kısmını oğlu İ…’e kayden bağışlamasına rağmen bir kısım payını ise uhdesinde tuttuğu anlaşılmaktadır. Mahkemece ortak miras bırakan A..’ın uhdesinde tuttuğu paylar yönünden de oğlu İsmail’e bağış yapıp yapmadığı usulüne uygun olarak araştırılmamış, davacı ve katılan davacıların kayıt kapsamında terekeden gelen haklarının bulunup bulunmadığı açık olarak belirlenmemiştir. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için taraf dayanağı kayıtlar açıkta pay kalmayacak şekilde ilk tessinden itibaren tüm tedavülleri ile birlikte getirtilmeli, tarafların ortak miras bırakanı A.. adına tescilli olan Eylül 1972 tarih 4 sayılı tapu kaydının tedavül görüp görmediği ayrıca ve açıkça tekrar belirlenmeli, sonrasında yöreyi iyi bilen yaşlı, tarafsız yerel bilirkişi, taraf tanıkları ve tespit tutanağı bilirkişilerinin tümü hazır olduğu halde taşınmazlar başında yeniden keşif yapılmalı, tarafların iddia ve savunmaları gözetilerek yerel bilirkişi ve tanıklardan maddi olaylara dayalı bilgi alınmalı, taraf dayanağı tapu kayıtları yerel bilirkişi eliyle ve uzman fen bilirkişi marifeti ile zemine uygulanmalı, somut olayın özelliğine göre tutanak bilirkişileri dinlenilerek taşınmazların öncesinde kime ait olduğu, kimden kime kaldığı, kimin ne zamandır kullandığı, taşınmazların ortak miras bırakan tarafından oğlu İ..e bağışlanıp bağışlanmadığı, bağışlanmış ise tamamının mı yoksa bir kısmının mı bağışlandığı hususları özellikle sorulmalı, bu yolla davacı ve katılan davacıların kayden veya mirasen gelen bir haklarının bulunup bulunmadığı belirlenmeli, bundan sonra toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece, böylesine bir araştırma yapılmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davacı F.. E.. ve katılan davacılar M.. O.., A.. K.., A.. O.. ve F.. İ.. vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 12.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.