Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/1933 E. 2014/5189 K. 02.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/1933
KARAR NO : 2014/5189
KARAR TARİHİ : 02.05.2014

MAHKEMESİ : ARDAHAN KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/07/2012
NUMARASI : 2006/67-2012/43

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında Ö.. Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu 1.. ada 5 parsel sayılı 4.452,92 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle Mamo Demirci adına tespit edilmiştir. Davacı Ş.. S.., tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine ve çekişmeli taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı Ş.. S.. tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmış, taşınmazın adına tescilini istemiştir. Davacı dayanağı olan 04.04.1997 tarih ve 55 sayılı tapu kaydı getirtildiği halde mahalline yeterli şekilde uygulanıp kapsamı belirlenmemiş, uygulamada komşu parsel tutanak ve dayanaklarından yararlanılmamış, davacının dayanağı olan tapu kaydının dava dışı 1.. ada 1.. parsel sayılı taşınmaza uygulandığı, kazanmayı sağlayan zilyetlik koşullarının da davacı yararına gerçekleşmediği gerekçesiyle hüküm kurulmuştur. Bir tapu kaydının kadastro sırasında bir taşınmaza revizyon görmesi mutlak surette tapu kaydının o taşınmaza ait olduğu anlamına gelmez. Hal böyle olunca doğru sonuca ulaşılabilmesi için sözü edilen tapu kayıtları tesislerinden itibaren tüm tedavülleri varsa haritaları ve dayanağı olan belgeler ile birlikte ve dava dışı başka taşınmazlara revizyon görüp görmediği sorulup saptanarak, revizyon görmüş ise revizyon gördüğü taşınmaza ait kadastro tespit tutanağının onaylı örneğinin Tapu Müdürlüğünden, varsa tapu kaydının tesisine esas alınan ilamın dava dosyasının mahkemesinden getirtilerek, dava konusu taşınmaza ve dava dışı 101 ada 19 parsel sayılı taşınmaza komşu taşınmazların tutanak örnekleri varsa oluşumundan itibaren dayanakları olan kayıtlar getirtilip, dosya tamamlandıktan sonra mahallinde 3 kişilik yerel bilirkişi kurulu, tüm tespit bilirkişileri, tarafların gösterecekleri tanıklar, teknik bilirkişi hazır olduğu halde yeniden keşif yapılmalı, keşifte 3402 sayılı Yasa’nın 20. maddesi göz önüne alınarak varsa haritalar uygulanmak suretiyle; haritaların bulunmaması halinde kayıtların sınırlarına göre tapu kayıtlarının kapsamları belirlenmeli, kayıtların kapsamı belirlenirken varsa dava dışı revizyon gördüğü taşınmazlar göz önüne alınmalıdır. Çekişmeli taşınmazın kayıt kapsamı dışında kaldığının tespit edilmesi halinde, davacı eklemeli zilyetliğe de dayandığı dikkate alınarak, yerel bilirkişi, tespit bilirkişileri ve tanıklardan bu yerin öncesinin davacının bayisi
A.. Ç..’a ait olup olmadığı, zilyetliğin ne zaman başladığı, ne şekilde sürdürüldüğü, kimin ne zamandan beri taşınmaza zilyet olduğu, davalı tarafın zilyetliğinin bulunup bulunmadığı, kullanımın ekonomik amacına uygun olup olmadığı etraflıca sorulmalıdır. Bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece açıklanan hususlar göz önüne alınmaksızın eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davacının temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, 02.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.