Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/19128 E. 2014/14406 K. 02.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/19128
KARAR NO : 2014/14406
KARAR TARİHİ : 02.12.2014

MAHKEMESİ : BAFRA 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/02/2013
NUMARASI : 2012/19-2013/83

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında … Köyü çalışma alanında bulunan ve dava konusu taşınmazların ifrazen oluştuğu 1 ve 73 parsel sayılı taşınmazlar Asliye Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduğundan söz edilerek malik haneleri açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiştir. Dava dışı şahıslar arasında Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen tapu iptal ve tescil davası, davaya konu olan parseller hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Kadastro Mahkemesinde yapılan yargılama aşamasında İ.. B.. ve F.. B.. bir kısım taşınmazların kendi kullanımlarında olduğu iddiasıyla adlarına tescil edilmesi istemiyle davaya katılmışlar, Kadastro Mahkemesince yapılan yargılama sonunda 1 ve 73 parsel sayılı taşınmazların tutanaklarının iptaline ve bilirkişi raporları doğrultusunda çok sayıda yeni ada ve parsellerin oluşturulmasına karar verilerek ilgililer adına tescil hükmü kurulmuş, iş bu davaya konu taşınmazlardan 106 ada 1 parsel sayılı 11761 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz 1/2 paylarla davalı F.. B.. ile davacı A.. B.. ve müşterekleri murisi M.. B.. adına, 106 ada 2, 3 ve 112 ada 2 parsel sayılı 7161, 7295 ve 19137 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar 1/2 paylarla davalı F.. B.. ve davalı İ.. B.. adına, 110 ada 20 parsel sayılı 73484 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz 24000/73484 payla davalı İ.. B.., geri kalan paylarla dava dışı şahıslar adına, 112 ada 3 parsel sayılı 2388 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz 1/3 paylarla Mehmet A.. B.. çocukları İ., F. ve M. B. adlarına miras yoluyla gelen hak, paylaşma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle, 110 ada 22 parsel sayılı 91899 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise paylı tapu kaydı nedeniyle 20/21150 payla davalı İ.. B.., geri kalan paylarla dava dışı şahıslar adına hükmen tescil edilmiş, Kadastro Mahkemesinin kararı 26.04.2001 tarihinde kesinleşmiştir. 110 ada 22 parsel sayılı taşınmazın 20/21150 pay maliki davalı İ.. B.. bu taşınmazdaki payını 22.01.2004 tarihinde dava dışı B. A. satarak tapuda devretmiştir. Davacılar A.. B.. ve müşterekleri ile A.. Ö.., çekişmeli taşınmazların tarafların ortak murisleri M. B. kaldığı ve paylaşılmadığı iddiasıyla davalılar adına oluşan tapu kayıtlarının iptali ile davcıların miras payları oranında adlarına tescili istemiyle 05.03.2004 tarihinde dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacı A. Ö. yönünden feragat nedeniyle olmak üzere tüm davacılar yönünden açılan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar A.. B.. ve müşterekleri ile A.. Ö.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dava konusu 110 ada 22 parsel sayılı taşınmaz, 20/21150 payla davalı İ.. B.., geri kalan payları itibariyle dava dışı şahıslar adına hükmen tescil edilmiş, taşınmazın 20/21150 pay maliki davalı İ.. B.. bu taşınmazdaki payını 22.01.2004 tarihinde dava dışı B. A. satarak tapuda devretmiştir. Davanın 05.03.2004 tarihinde kayıt maliki olmayan İ.. B..’a yöneltilerek açıldığı göz önünde bulundurulduğunda bu taşınmaz yönünden davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken esastan reddi sonucunu doğuracak şekilde karar verilmesi isabetsiz olup temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden 110 ada 22 parsel sayılı taşınmaz yönünden hükmün BOZULMASINA,
2- Davacı A.. Ö.. yönünden temyiz incelemesine gelince; mahkemece her ne kadar bu davacı yönünden feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmişse de varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Davacı A.. Ö..’in feragat beyanına ilişkin dilekçe haricen düzenlenmiş ve davalı tarafça dosyaya ibraz edilmiş, sonraki duruşmada beyanda bulunan davacı, okuma yazması olmadığı için neye parmak bastığını bilmediğini, bu hususta davalı tarafça aldatıldığını belirtmiştir. Belirtilen durumlar karşısında usulüne uygun olmadığı anlaşılan feragat dilekçesine değer verilerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davacı A.. Ö.. yönünden temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA,
3- Dava konusu 106 ada 2, 3, 110 ada 20, 112 ada 2 ve 3 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin temyiz incelemesine gelince; mahkemece kesin hüküm ve paylaşma hususları gerekçe gösterilmek suretiyle davanın reddine karar verilmişse de varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Söz konusu taşınmazların da aralarında bulunduğu çok sayıda taşınmaz, öncesinde dava dışı şahıslar arasında Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen ve mirasçılık ilişkisinden kaynaklanan, eski tapu kayıtlarının iptali istemine ilişkin davaya konu olmuş, yargılama devam ederken davaya konu olan parseller hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle dava Kadastro Mahkemesine aktarılmış, Kadastro Mahkemesinde yapılan yargılama aşamasında eldeki dosyanın davalıları olan İ.. B.. ve F.. B.., bir kısım taşınmazların kendilerine ait olduğu iddiasıyla davaya katılmışlar, Kadastro Mahkemesince yapılan yargılama sonunda ana taşınmazlar olan 1 ve 73 parsel sayılı taşınmazların tutanaklarının iptaline ve bilirkişi raporları doğrultusunda çok sayıda yeni ada ve parsellerin oluşturulmasına karar verilerek ilgililer adına tescil hükmü kurulmuş ve bu arada eldeki davaya konu taşınmazlar da yukarıda belirtildiği şekilde davalı taraf adına tescil edilmiştir. Davacılar A.. B.. ve müşterekleri ile A.. Ö.., çekişmeli taşınmazların tarafların ortak murisleri olan M. B. kaldığı ve paylaşılmadığı iddiasıyla davalılar adına oluşan tapu kayıtlarının iptali ile davcıların miras payları oranında adlarına tescili istemiyle eldeki davayı açmışlardır. Davacılar, ilk dava olan Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen tapu iptal ve tescil davasında taraf olmadıkları gibi kadastro tespiti sonrasında Kadastro Mahkemesinde görülen aktarılan dava sırasında da mirasçılık ilişkisi göz önünde bulundurulmak suretiyle re’sen davaya dahil edilmeleri gerekirken bu yapılmayarak yokluklarında yargılamaya devam olunmuş ve belirtilen şekilde karar tesis edilmiştir. Belirtilen bu duruma karşılık eldeki davada mahkemece, iddia ve savunmalar doğrultusunda tarafların delilleri toplanmadan, mahallinde yöntemince keşif yapılmadan, Kadastro Mahkemesindeki tarafları farklı olan önceki davada verilen karar esas alınmak suretiyle yazılı şekilde karar verilmiştir. Eksik ve yetersiz araştırma ile karar verilemez. Doğru sonuca varılabilmesi için iddia ve savunmalar doğrultusunda tarafların tüm delilleri toplanmalı, mahallinde yaşlı, tarafsız ve yöreyi iyi bilen üç kişilik yerel bilirkişi kurulu ve taraf tanıklarının katılımı ile keşif icra edilmelidir. Keşif sırasında dinlenecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından, çekişmeli taşınmazların öncesinin kime ait olduğu, kimden kime ve ne şekilde intikal ettiği, kim tarafından ne şekilde zilyet ve tasarruf edildiği sorulup saptanmalı, çekişmeli taşınmazların ortak muristen kaldığının belirlenmesi halinde paylaşılıp paylaşılmadığı, paylaşılmışsa çekişmeli taşınmazların bu paylaşımda kime düştüğü, diğer mirasçılara ne verildiği, taşınmaz verilmiş ise nereden verildiği ve diğer mirasçılara verilen taşınmazların akıbetlerinin ne olduğu tereddütsüz olarak saptanmalı, çekişmeli taşınmazlarda sürdürülen zilyetliğin kim tarafından ve ne sıfatla olduğu etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, beyanlar arasında çelişki bulunması halinde yüzleştirme yapılarak giderilmeye çalışılmalı, mirasçılar arasında taksim yapılmadığının anlaşılması halinde mirasçılık ilişkisi devam ettiği süre zarfında taşınmazlara zilyet eden mirasçılar yararına zilyetlikle iktisap hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmelidir. Belirtilen şekilde araştırma ve inceleme yapılmadan yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davacılar vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden 106 ada 2, 3, 110 ada 20, 112 ada 2 ve 3 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin hükmün BOZULMASINA,
4- Dava konusu 106 ada 1 parsel sayılı taşınmaza ilişkin temyiz incelemesine gelince; dava, miras payına yönelik olarak açılmıştır. Dosya kapsamına göre davacı A.. B.. ve müştereklerinin murisi M.. B..’ın miras payı 1/6 olduğu halde taşınmazın adına tescil edilen pay taşınmazın 1/2’sidir. Bu durumda taşınmaza miras payından fazlasının A.. B.. ve müşterekleri adına tescil edilmiş olması nedeniyle adı geçenlerin davada hukuki yararları bulunmadığından temyiz istemleri yerinde değildir. Buna karşılık davacı A.. Ö.. yönünden yukarıdaki 2. ve 3. bentlerdeki gerekçelerle temyiz itirazları yerinde olup 106 ada 1 parsel sayılı taşınmaza ilişkin hükmün davacı A.. Ö.. yönünden BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 02.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.