YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/1831
KARAR NO : 2014/4451
KARAR TARİHİ : 15.04.2014
MAHKEMESİ : ANAMUR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/05/2013
NUMARASI : 2011/168-2013/386
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı A. Köyü çalışma alanında bulunan ve boşluk olarak tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 20.01.2012 tarihli uzman bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 1.205,88 m2 yüzölçümünde ki bölümün davacı H.. O.. adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, temyize konu teknik bilirkişinin 20.01.2012 tarihli raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümünün özel mülkiyete elverişli olup davacı yararına kazandırıcı zamanaşımı ile mülk edinme koşulları gerçekleştiği gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiştir. Kadastroca tescil harici bırakılan yerler için açılan tescil davalarında TMK’nın 713/3. maddesi uyarınca Hazine ve ilgili kamu tüzel kişileri yasal hasımdır. Somut olayda; dava tescil harici boşluk olarak bırakılan yere yönelik olduğuna ve taşınmaz A. Köyü çalışma alanında bulunduğuna göre A.Köyü Tüzel Kişiliği’ne husumet yöneltilmesi zorunludur. Her ne kadar davacı taraf dava dilekçesinde Köy Tüzel Kişiliği’ni hasım olarak göstermiş ise de mahkemece tensip zaptında Köy Tüzel Kişiliği taraf olarak gösterilmediği gibi yargılama sırasında adına duruşma gün ve saati de tebliğ edilmemiş, ayrıca adına gerekçeli karar başlığında da yer verilmemiş olup bu hali ile davada taraf teşkili sağlanmamıştır. Taraf teşkili dava şartlarından olup, bu şart sağlanmadan davanın esasına girilemez. O halde mahkemece karar tarihinden sonra yürürlüğe giren 6360 sayılı Yasa hükümleri gereği davalı A. Köyü Tüzel Kişiliği’nin tüzel kişiliği kaldırılıp mahalle statüsüne getirildiği de gözetilerek husumet yaygınlaştırılıp yasal hasım konumuna gelen Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile Anamur Belediye Başkanlığı adına dava dilekçesi ve duruşma günü yöntemine uygun şekilde tebliğ edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra tarafların iddia ve savunmalarına ilişkin tüm deliller yöntemince toplanıp değerlendirilerek hüküm kurulması gerekmektedir. Mahkemece belirtilen husus göz ardı edilerek yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı Hazine’nin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair yönlerin incelenmesine yer olmadığına, 15.04.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.