Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/18178 E. 2014/14480 K. 04.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/18178
KARAR NO : 2014/14480
KARAR TARİHİ : 04.12.2014

MAHKEMESİ : ANTALYA KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/03/2013
NUMARASI : 2011/710-2013/73

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Uygulama kadastrosu sırasında … Köyü çalışma alanında bulunan ve tapuda Hazine adına 2/B vasfıyla kayıtlı bulunan eski 1681 parsel sayılı 4402 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 28263 ada 67 parsel numarasıyla ve 2.766,16 metrekare yüzölçümlü olarak; Hazine adına 2/B vasfıyla tapuda kayıtlı bulunan eski 1589 parsel sayılı 2269 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 28263 ada 55 parsel numarasıyla ve 2.288,38 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir. Davacı B.. Ç.., kendisi lehine zilyetlik şerhi bulunan 28263 ada 67 parsel sayılı taşınmazın uygulama kadastrosu sırasında sınırının yanlış belirlendiği ve yanlışlığın davalı lehine zilyetlik şerhi bulunan 28263 ada 55 parsel sayılı taşınmazdan kaynaklandığı iddiasına dayanarak dava açmıştır. 28263 ada 55 parsel sayılı taşınmaz, kullanım kadastrosu sırasında 28263 ada 128 parsel numarasını alarak Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılıp haritasında (A1) ile gösterilen 1.658,96 metrekarelik kısmın 1999 yılından beri R.. K..’nun, (A2) ile gösterilen 629,42 metrekarelik kısmın 2000 yılından beri B.. Ç..’in kullanımında olduğu, (E1) ile gösterilen bina ve (S1) ile gösterilen seranın B.. Ç..’e ait olduğu şerhi yazılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda kısa kararda tarafların kabul ve feragat beyanları doğrultusunda karar verilmiş, gerekçeli kararda ise davanın kısmen kabulüne, 28263 ada 128 sayılı parselin 2.288,38 metrekare olarak 6831 sayılı Yasa’nın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkartıldığının tespiti ile Hazine adına tapuya tesciline, haritasında (A1) harfi ile gösterilen 1.658,96 metrekarelik kısmın davalı R.. K..’nun, (A2) harfi ile gösterilen 629,42 metrekarelik kısmın davacı B.. Ç..’in kullanımında olduğunun ve (E1) ile gösterilen bina ve (S1) ile gösterilen seranın davacıya ait bulunduğunun tespitine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Hükmün tefhimi ile hükmün kapsamının nasıl olması gerektiği 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 294. maddesiyle “hüküm, hükmün verilmesi ve tefhimi” 297. maddesiyle “hükmün kapsamı” ve 298. maddesiyle “hükmün yazılması” başlıkları altında gösterilmiştir. HMK’nın 294/3. madde uyarınca hükmün tefhimi “hüküm sonucu”nun tutanağa yazılarak okunması suretiyle olur. Hüküm sonucu ise 297/2. maddesi uyarınca taleplerin her biri hakkında verilen hüküm ile taraflara yüklenen hak ve borçların açık ve şüphe duyulmayacak şekilde gösterilmelidir. Oysa mahkemece, anılan yasal düzenlemelere aykırı olarak tefhim edilen kısa kararda sadece “tarafların kabul ve feragat beyanları doğrultusunda verilen karar okundu” ifadelerine yer verilmiş, taleplerin her biri hakkında nasıl karar verildiği hususları 6100 sayılı HMK’nın 297/2 maddesinde işaret edilen şekilde açıklanmamıştır. Bu husus yasanın emredici hükmüne aykırı olup bozma nedenidir. Kabule göre de; beyanlar hanesine kullanıcı şerhi yazılmasına dair hüküm kurulması gerekirken “tespit” hükmü kurulmakla yetinilmesi doğru olmadığı gibi dava konusu 28263 ada 67 parsel sayılı taşınmaz hakkında hüküm kurulmaması da isabetsizdir. Temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 04.12.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.