Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/17571 E. 2015/14806 K. 07.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/17571
KARAR NO : 2015/14806
KARAR TARİHİ : 07.12.2015

MAHKEMESİ: ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/02/2014
NUMARASI : 2013/56-2014/67

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu …….Köyü çalışma alanında bulunan temyiz konusu 186 ada 33 parsel sayılı 22.889,58 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle davalı Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı…….., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak çekişmeli taşınmazın bir bölümü için tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 186 ada 33 parsel sayılı taşınmazın tapusunun iptali ile ekli krokide (A) harfi ile gösterilen kısmın ana parselden ayrılarak takip eden parsel numarası altında davacı…. oğlu ….. adına bahçe niteliği ile tesciline, kalan kısmın Hazine adına mevcut niteliği ile tesciline, karara fen bilirkişisi ……tarafından düzenlenen krokinin eklenmesine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; kadastrodan önceki haklara dayanan tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, fen bilirkişisi raporunda (A) harfi ile gösterilen 797.18 metrekare yüzölçümündeki bölümde davacı yararına zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu kabul edilerek hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma ve inceleme karar için yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece yapılan keşfe katılan ziraatçi bilirkişinin tanzim ettiği raporda, çekişmeli bölümün bahçe vasfında olduğu bildirilmesine rağmen toprak ve bitki yapısı, üzerindeki ağaçların sayısı, cinsi ve yaşı konusunda açıklama yapılmamış, denetime imkan vermesi açısından taşınmazın farklı yönlerinden çekilmiş fotoğrafları rapora eklenmemiştir. Beyanına başvurulan mahalli bilirkişi ve tanıkların, davacının çekişmeli bölümdeki zilyetliğinin süresi ve şekli konusundaki beyanları da yetersizdir. Ayrıca jeodezi mühendisi bilirkişi tanzim ettiği raporda, 1957 ve 1973 tarihli hava fotoğraflarında çekişmeli bölümün bahçe ya da arsa olarak kullanılmadığını açıklamış olup tespit tarihi olan 2009 yılından geriye doğru 20 yıllık kazanım süresinin ispatı bakımından yakın tarihli hava fotoğraflarının getirtilerek incelenmesi gerekliliği düşünülmemiştir. Bir arazinin kullanım süresi ile niteliğini ve üzerindeki imar-ihya işlemlerinin tamamlandığı tarihi en iyi belirleme yöntemi hava fotoğraflarıdır. Hava fotoğraflarının en az üç ayrı zamana ilişkin olması gerekir. Bu konuda sağlıklı bir yargıya ulaşmak için çekişmeli taşınmazın tespit tarihinden geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğraflarının getirtilerek bu fotoğrafların stereoskopla incelenmesi gerekir. Stereoskopik çift hava fotoğrafı, bir stereoskop altında incelendiğinde arazinin üç boyutlu görülmesi, taşınmazın çekim tarihindeki sınırlarının ve niteliğinin belirlenebilmesi, bu yolla ekilemeyen alanların net bir biçimde tespitinin yapılabilmesi mümkündür. Mahkemece uyuşmazlığın çözüme kavuşturulabilmesi için gerekli bulunan hava fotoğraflarından da yöntemine uygun yararlanılmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak hüküm kurulamaz. Hal böyle olunca, öncelikle, çekişmeli taşınmazın dava tarihinden geriye doğru yukarıda belirtilen şekilde üç farklı tarihe ait hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığından tarihleri açıkça yazılmak suretiyle istenilerek dosya arasına konulmalıdır. Dosya bu şekilde keşfe hazır hale getirildikten sonra; yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, fen bilirkişisi, 3 kişilik ziraat mühendisleri kurulu aracılığı ile yapılacak keşifte; yerel bilirkişi ve tanıklardan davacı adına tescil edilen 186 ada 31 parsel ile bu taşınmaza komşu çekişmeli taşınmaz bölümünün öncesi, niteliği, zilyetliğin başlangıcı, sürdürülüş biçimi ve tespit tarihine kadar davacı yararına 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği süresinin dolup dolmadığı hususlarında olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, ziraatçi bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmaz bölümünün toprak ve bitki yapısı, ne zamandan beri tarımsal amaçlı kullanıldığı, üzerindeki ağaçların sayısı, cinsi ve yaşı konularında açıklamayı ve komşu taşınmazlarla karşılaştırmalı değerlendirmeyi içerir, çekişmeli taşınmazın değişik yönlerden çekilecek fotoğrafları ile desteklenmiş ayrıntılı rapor alınmalı, fen bilirkişisinden ise ziraatçi bilirkişi raporunu ve keşfi takibe elverişli krokili rapor alınmalı, tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, hava fotoğrafları jeodezi veya fotogrametri uzmanı bilirkişiye tevdi edilerek belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda incelemesi yaptırılmalı, bu kapsamda çekişme konusu taşınmaz hava fotoğraflarında gösterilmeli, bu yerin önceki ve şimdiki niteliğinin, imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığının ve tamamlandığının, arazinin kısmen veya tamamen ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine yönelik rapor alınmalı, daha sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Belirtilen ilkelere uygun olmayacak şekilde eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmesi isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 07.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.