Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/17548 E. 2014/11867 K. 27.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/17548
KARAR NO : 2014/11867
KARAR TARİHİ : 27.10.2014

MAHKEMESİ : ANTALYA 5. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/01/2013
NUMARASI : 2012/199-2013/3

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kullanım kadastrosu sırasında  …….. Mahallesi çalışma alanında bulunan 1.686, 1.687, 1.689, 1.690 ve 1.691 parsel sayılı 475.00, 1.964.00, 1.748,00, 5.290.00 ve 11.252.00 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, beyanlar hanelerine 6831 sayılı Yasa’nın 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarıldıkları, ayrıca 1686 ve 1690 sayılı parsellerin 1988 yılından beri A.. Z..‘nun, 1687 sayılı parselin Sabri oğlu N.. Z..’nun, 1689 sayılı parselin 1988 yılından beri Sabri kızı F.. K..’un 1691 sayılı parselin paylı olarak Sabri evlatları Durkadın, Ali, Ramazan, Nazmi A.. Z.. ve D.. A.. ile Halil İbrahim oğlu Ş.. K..‘nın kullanımında olduğu“ şerhi verilerek Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı R.. Z.., dava konusu taşınmazların ortak muris S..Z..’nun kullanımında iken ölümü ile mirasçılarına intikal ettiğini ileri sürerek miras payları oranında Sabri mirasçıları adlarına şerh verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın görev nedeniyle redine, görevli mahkemenin Antalya Sulh Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilmiş; hüküm, davalı A.. Z.. tarafından temyiz edilmiştir
Davacı R.. Z.., dava dilekçesinde, dava konusu taşınmazların ortak muris S.. Z..’nun kullanımında iken ölümü ile mirasçılarına intikal ettiğini ileri sürerek miras payları oranında Sabri mirasçıları adlarına zilyetlik şerhi verilmesini talep etmiş olup, dava, 3402 sayılı Yasa’nın Ek-4. maddesi uyarınca yapılıp kesinleşen kullanım kadastrosu sonrası gerçekleştirilen güncelleme çalışması sonucu oluşan tapu kaydının beyanlar hanesinde yazılı şerhin iptali ve mirasçıların fiili kullanıcı olduğu şerhinin yazılması istemine yöneliktir. Bu nitelikteki davalar, şerhte yer alan isimdeki yazım hatalarının düzeltilmesine ilişkin taleplerden farklı olarak kayıt maliki Hazineye ve lehine kullanım şerhi olan kişilere karşı açılıp, ileri sürülen iddianın ispat yükümlülüğünü içerdiğinden çekişmesiz yargı işi olduğundan söz edilemez. Bu durumda 6100 sayılı Yasa’nın yürürlük gününden sonra açılmış olması nedeniyle davaya bakmak Sulh Hukuk Mahkemesinin görevine girmemektedir. 6100 sayılı HMK’nın 1. maddesi gereğince mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkin olup bu hususun mahkemece re’sen gözetilmesi gerekir. Hal böyle olunca; mahkemece işin esasına girilerek karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile görevsizlik kararı verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 27.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.