YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/17321
KARAR NO : 2014/11577
KARAR TARİHİ : 20.10.2014
MAHKEMESİ : ÇAYELİ KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/07/2010-19.07.2012 (EK KARAR)
NUMARASI : 2009/39-2010/65
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında …… Köyü çalışma alanında bulunan 187 ada 7 parsel sayılı 511.53 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tamamı 15 pay kabul edilerek payları oranında M.. B.. mirasçıları adlarına tespit edilmiştir. Davacı ……Enerji Üretim A.Ş. davaya konu taşınmaza acele kamulaştırma kararı ile el konulduğu ve zilyedinden satın alındığını ileri sürerek dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 187 ada 7 parsel sayılı taşınmazın tespitinin iptali ile davacı ….. Enerji Üretim A.Ş. adına tapuya tesciline karar verilmiş, kararın davalı M.. B.. mirasçılarından E.. B.. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Mahkemenin 19.07.2012 tarihli ek kararı ile temyiz talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalılar M.. B.. mirasçılarından E.. B.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece davalı E.. B..’ın temyiz istemi adı geçene kararın tebliği ile hükmün temyiz tarihi arasında temyiz süresinin geçtiği ve kararı temyiz eden vekilin vekaletnamesinin temyiz dilekçesine ekli bulunmadığı gerekçe gösterilerek reddedilmiştir. Davalı E.. B..’a gerekçeli karar, adı belirtilmek suretiyle “aynı adreste oturan eşinin” imzasına tebliğ edilmiş ise de, dosyada mevcut nüfus kayıt örneğinde davalının evli olmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca söz konusu tebligat usulsüzdür. Diğer taraftan 6100 sayılı HMK’nın 77/1. maddesi uyarınca, “vekaletnamesinin aslını veya onaylı örneğini vermeyen avukat, dava açamaz ve yargılamayla ilgili hiçbir işlem yapamaz. Şu kadar ki, gecikmesinde zarar doğabilecek hallerde mahkeme, vereceği kesin süre içinde vekaletnamesini getirmek koşuluyla avukatın dava açmasına veya usul işlemlerini yapmasına izin verebilir. Bu süre içinde vekaletname verilmez veya asıl taraf yapılan işlemleri kabul ettiğini dilekçeyle mahkemeye bildirmez ise dava açılmamış veya gerçekleştirilen işlemler yapılmamış sayılır.” Bu açık hüküm karşısında, mahkemece, vekaletnamenin getirilmesi için avukata süre verilmemesi isabetsiz olduğu gibi, daha sonra sunulan vekaletnameden, davalı tarafından söz konusu avukata, temyiz tarihinden çok önce vekaletname verildiği anlaşılmıştır. Bu nedenlerle, mahkemenin, temyiz isteminin reddine ilişkin ek karar isabetsiz olup bu karara yönelik temyiz itirazlarının kabulüyle, yerel mahkemenin “temyiz isteminin reddine” dair ek kararının BOZULARAK ortadan kaldırılmasına karar verildi.
Davalının esasa yönelik temyiz inceleme istemine gelince; Mahkemece çekişmeli taşınmazın hak sahibi mirasçılardan A.. B.. tarafından tüm mirasçılar adına davacı şirkete satıldığı kabul edilerek hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm için yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmazın öncesinin davalılar murisine ait olduğu ve taşınmazın tespitten önce M.. mirasçılarından A..B.. tarafından davacı şirkete satılarak teslim edildiği taraflar arasında çekişmeli bulunmayıp, taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı şirkete satışı gerçekleştiren mirasçı A..’in bu işlemi hangi hukuki nedene dayalı olarak yaptığı, bir başka deyişle; satış işleminin tüm mirasçıların temsil edilerek veya terekenin taksimi sonucunda mülkiyete dayalı olarak yapılıp yapılmadığı hususlarındadır. Mahallinde yapılan keşif sırasında dinlenilen yerel bilirkişi ve tespit bilirkişisi beyanlarında; çekişmeli taşınmazın öncesinin satıcı A.. ve müştereklerine ait olduğu, davacı şirketin A..’in zilyet olması nedeniyle satış parasını ona ödediği bildirilmiş ise de, taşınmazın A..’e intikali ve satış yetkisi üzerinde durulmamıştır. Eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verilemez. Sağlıklı sonuca ulaşılabilmesi için; çekişmeli taşınmazın A..tarafından davacı şirkete hangi hukuki nedene veya hakka dayalı olarak satıldığının belirlenmesi için taraflara bu hususta delillerini bildirmek üzere süre ve imkan tanınmalı, M.. B.. terekesinin taksim edilip edilmediği ve edilmiş ise A..’e isabet edip etmediği; taksim yok ise taşınmazı davacı şirkete satan A..’in tüm mirasçıları temsile yetkili olup olmadığı hususları araştırılmalı ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Davalı M.. B.. mirasçılarından E.. B.. vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 20.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.