Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/16698 E. 2014/13905 K. 25.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/16698
KARAR NO : 2014/13905
KARAR TARİHİ : 25.11.2014

MAHKEMESİ : KURŞUNLU ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/01/2014
NUMARASI : 2012/92-2014/12

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu …. Köyü çalışma alanında bulunan 123 ada 26 ve 19 parsel sayılı sırasıyla 24.619.33 ve 6.687.66 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar, irsen intikal, paylaşma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı K.. K…i adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar A.. B.. ve H.. Y.. miras yoluyla gelen hakka dayanarak dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 123 ada 26 ve 19 parsel sayılı taşınmazların miras bırakan Ö.. K..t mirasçıları adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı K.. K… mirasçısı N.. K.. tarafından temyiz edilmiştir.
Kesinleşen kadastro tespitine karşı genel mahkemede davacılar dava konusu taşınmazların miras bırakan Ö.. K.. mirasçıları adına tescilini isteyerek tereke adına dava açmış, mahkemece de taşınmazların davada taraf olan davacı ve davalılar ile birlikte taraf olmayan diğer mirasçıları da kapsayacak şekilde muris Ö.. K… mirasçıları adına tesciline karar verilmiştir. Dosya içeriğine kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmayıp, tarafların ortak murisi Ö.. K..terekesinin paylaşıldığının kanıtlanamamış olmasına göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ne var ki, muris Ö… K…’in davacılar ve davalıdan başka mirasçıları da bulunduğu halde onlar tarafından dava açılmamıştır. Her ne kadar dava 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 640. maddesi uyarınca 3. kişilere karşı tereke adına açılıp takip edilen davaları ya tüm mirasçıların birlikte açmaları ya da tüm mirasçıların açılan davaya muvafakatlarının sağlanması veya terekeye mümessil tayin edilerek davanın sürdürülmesi zorunlu ise de, mirasçılar arasında miras payının devrinin mümkün olduğu göz önüne alındığında tereke adına tescil istemi ile açılmış ise de “çoğun içinde az da vardır” kuralı gereğince davanın, davacıların kendi miras paylarına yönelik olduğunun kabulü gerekir. Hal böyle olunca davanın, davacıların miras payları ile sınırlı olarak görülmesi zorunlu iken, mahkemece yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davalı mirasçısı N.. K..’nin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 25.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.