Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/16155 E. 2014/13965 K. 26.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/16155
KARAR NO : 2014/13965
KARAR TARİHİ : 26.11.2014

MAHKEMESİ : HANAK KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/08/2010 – 23/08/2013 (EK KARAR)
NUMARASI : 2008/155-2010/40

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında 131 ada 61 parsel sayılı 6.458,84 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz davalı D.. oğlu M.. S.. adına tespit edilmiştir. Davacı tapu kaydına dayanarak kendi, davalı ve dava dışı Y.. Z.. ve M.. S.. adlarına 1/4’er paylı olarak tespit ve tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine çekişmeli taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiş, mahkemece temyiz süresi geçirildiğiden dolayı temyiz isteminin reddine dair ek karar verilmiş, verilen bu ek karar da davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Davacıya 24.08.2010 tarihli hükmün “birlikte oturan yeğeni H..S..yapıldığı geri çevirme kararı sonrasında dosyaya getirtilen kolluk araştırmasına göre davacı ile Haşmet Soylu’nun 40 yıldır ayrı evlerde yaşadıklarının belirlenmesi karşısında davacıya yapılan tebliğin usulüne uygun olmadığının ve tebliğin öğrenme tarihi ile başladığının kabulü gerekir. Hal böyle olunca; mahkemenin 23.08.2013 tarihli temyiz isteminin reddine dair ek kararın bozulmak suretiyle ortadan kaldırılmasına,
2- Davacının asıl karar hakkındaki temyiz itirazlarına gelince; mahkemece, verilen kesin süre içinde keşif giderlerinin davacı tarafından yatırılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. 22.06.2010 tarihli duruşmada davacının yokluğunda keşif giderlerini yatırması için kesin süre verilmesine, verilen kesin sürenin nedeni anlaşılamayan bir şekilde Tebligat Kanunu’nun 35. maddesine göre tebliğinin yapılmasına karar verilmiştir. Çıkartılan tebligatın davacıya bizzat yapıldığı anlaşılmakta ise de tebligat parçasının üzerinde davacıya keşif giderleri hakkında kesin süre verildiğine dair bir ibare bulunmamakta, yalnızca duruşma gününün bildirildiği görülmektedir. Hal böyle olunca kesin sürenin davacıya usulüne uygun şekilde tebliğ edildiğinden söz edilemez. O halde; davacıya keşif giderlerini yatırması için yeniden yöntemine uygun şekilde kesin süre verilmelidir. Davacının temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 26.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.