Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/15928 E. 2014/14680 K. 08.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/15928
KARAR NO : 2014/14680
KARAR TARİHİ : 08.12.2014

MAHKEMESİ : ANTALYA 6. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/04/2014
NUMARASI : 2013/30-2014/219

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacılar, A.. K.. çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 4.460,60 metrekare yüzölçümündeki bölümün eşit paylarla davacılar adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümü üzerinde davacılar yararına zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de varılan sonuç dosya içeriğine uygun düşmemiştir. 30.03.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6360 sayılı kanun gereğince Antalya İlinin mülki sınırları Büyükşehir Belediye sınırları olup, A.. K..’nün tüzel kişiliğinin kalkmış olması nedeniyle taraf teşkilinde ortaya çıkan eksikliği gidermek üzere yasal hasım niteliğinde bulunan Antalya Büyükşehir Belediyesi ile çekişmeli taşınmazı sınırları içinde bulunduran ilgili ilçe belediyesini davaya dahil etmesi için davacı tarafa süre verilmeli, bu şekilde husumet yaygınlaştırılarak taraf teşkili sağlanmalı, tarafların gösterecekleri deliller toplanmalıdır. Diğer yandan davanın esası hakkında yapılan araştırma da yetersizdir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yer 1963 yılında yapılan tesis kadastrosu sırasında hangi nedenle tespit dışı bırakıldığı belirlenmemiş, taşınmazın niteliğinin belirlenmesinde esaslı unsur olan hava fotoğrafları getirtilerek inceleme yapılmamıştır. Sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için öncelikle taraf teşkili sağlanmalı, dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesi zaman dilimi içerisinde farklı tarihlere ait en az 3 stereoskopik hava fotoğrafı, bu hava fotoğrafları kullanılarak üretilmiş memleket haritaları ile temin edilebilen en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları temin edilerek dosya arasına konulmalı, bundan sonra mahallinde, yerel bilirkişiler, davacı tanıkları, 3 kişilik ziraat mühendisleri kurulu, 1 fen elemanı, 1 jeodezi ve fotogrometri uzmanından oluşan bilirkişi heyeti aracılığıyla keşif yapılmalı, yapılacak keşifte, hava ve uydu fotoğrafları üzerinden bilirkişilere bilimsel yöntemlerle hava fotoğrafı ve memleket haritası ile kadastro paftası ölçeği harita çizim programları aracılığıyla eşitlenerek çekişmeli taşınmazın konumunun çevre parsellerle birlikte harita üzerinde
gösterilmesi, hava fotoğrafları ile kadastro paftası çakıştırılıp stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak; çekişme konusu taşınmazın öncesinin ne olduğu ve davacı tarafça ne şekilde kullanıldığının belirlenmesine çalışılmalı, 3 kişilik uzman ziraat mühendisleri kurulundan; çekişmeli taşınmazın toprak yapısı ile komşu taşınmazların toprak yapısı mukayese edilmek suretiyle taşınmazın toprak yapısı ve niteliğini belirtir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, yine raporda taşınmazın imar-ihyaya tabi yerlerden olup olmadığı, imar-ihya işleminin tamamlanıp tamamlanmadığı, tamamlanmışsa dava tarihi ile tamamlanma tarihi arasında ne kadar süre geçtiği hususlarına yer verilmesi ve rapor ekinde taşınmazı değişik yönlerden çekilmiş komşu taşınmazlar ile arasındaki sınırları gösterecek şekilde renkli fotoğrafların eklenmesi istenilmeli, tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri de varsa yakın taşınmaz tutanak ve dayanaklarıyla bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanacak söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, ondan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 08.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.