Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/15342 E. 2014/14217 K. 01.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/15342
KARAR NO : 2014/14217
KARAR TARİHİ : 01.12.2014

MAHKEMESİ : OSMANCIK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/05/2013
NUMARASI : 2004/116-2013/611

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu …. Köyü çalışma alanında bulunan 121 ada 59 parsel sayılı 31.647,64 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğu belirtilerek davalı Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı M.. Y.. ve müşterekleri, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 121 ada 59 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişisi raporunda (A) harfi ile gösterilen 11.020,17 metrekarelik bölümünün tapu kaydının iptali ile bu bölümün davacı M.. Y.. ve müşterekleri adına dosya içerisinde bulunan veraset ilamında yazılı miras payları oranında tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; kadastrodan önceki haklara dayanan tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli 121 ada 59 parsel sayılı taşınmaz, komşusu olan 121 ada 51 parsel sayılı taşınmaz maliklerinin kullanımda olduğu, 51 numaralı parsele uygulanan vergi kaydının miktarının revizyon gördüğü parselden daha az olduğu, vergi kaydının batı ve kuzey sınırının tepe okuduğu, ancak batıdaki tepenin mera kuzeydeki tepenin ise orman olduğu, bu bölümlere doğru genişleme olduğu gerekçesiyle “tarla” vasfı ile Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar; çekişmeli taşınmazın öncesinde 121 ada 51 parsel sayılı taşınmaz ile birlikte murislerine ait olduğu, ölümü ile kendilerine intikal ettiği ve halen kendilerinin kullanımında olduğu iddiasıyla dava açmışlardır. Mahkemece; çekişmeli taşınmazın fen bilirkişisi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölümünün tarım arazisi niteliğinde bulunduğu, kamu yararına tahsis edilen, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan veya yasalar gereğince devlete intikal eden yerlerle ilgisinin olmadığı, davacılar yararına zilyetlikle mülk edinme şartlarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma ve inceleme karar için yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmaza kısmen doğu ve kısmen kuzey yönünde komşu olan taşınmazın ada ve parsel numarası belirlenip kadastro tutanağı ve varsa dayanakları getirtilmemiştir. Çekişmeli taşınmaz tarla vasfı ile tapuya tescil edilmiş ise de keşfe katılan ziraatçı bilirkişi taşınmazın temyiz dışı bölümünün mera vasfında olduğunu rapor etmiştir. Ayrıca çekişmeli taşınmazın batı ve güney sınırındaki 121 ada 52 ve 58 parsel sayılı taşınmazlar mera vasfı ile kesinleşmiştir. Mera vasfındaki komşu parseller ve ziraatçı bilirkişi raporu gözetilerek dava ve temyiz konusu bölüm için mera araştırması yapılması gerekirken mahkemece taşınmazın niteliği ile ilgili olarak usulüne uygun mera araştırması yapılmamış, keşifte komşu köylerden mahalli bilirkişi dinlenilmeden, yerel bilirkişi ve tanıkların yetersiz beyanları, ziraatçı bilirkişinin mera ile ayırıcı unsurları ve taşınmazın fotoğraflarını ihtiva etmeyen raporuyla yetinilerek karar verilmiştir. Sağlıklı sonuca varılabilmesi için, öncelikle çekişmeli taşınmaza kısmen doğu ve kısmen kuzey yönünde komşu olan taşınmazın ada ve parsel numarası belirlenip kadastro tutanağı ve varsa dayanakları getirtilmeli, daha sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan komşu köylerde ikamet eden şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle, aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları, 3 kişilik ziraat mühendisleri kurulu ve teknik fen bilirkişisi huzuruyla keşif icra edilmelidir. Keşif sırasında mahalli bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın ilk maliki, intikali ve tasarrufu, taşınmazın öncesinin mera olup olmadığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeye çalışılmalı, taşınmazın görüntüsü ve mera ile ayırıcı unsur bulunup bulunmadığı hususlarındaki hakim gözlemi keşif tutanağına yansımalı, teknik bilirkişiye keşfi takibe imkan verir kroki düzenlettirilmeli, 3 kişilik uzman ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan taşınmazın niteliği, komşu mera parselleri ve davacılara ait 121 ada 51 parsel sayılı taşınmaz ile ayırıcı unsur bulunup bulunmadığı hususlarını ve taşınmazın farklı yönlerden çekilmiş fotoğraflarını da ihtiva eden ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı daha sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Belirtilen ilkelere aykırı şekilde yetersiz araştırma ve inceleme ile karar verilmesi isabetsiz olup, davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 01.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.