Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/14224 E. 2014/11045 K. 02.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/14224
KARAR NO : 2014/11045
KARAR TARİHİ : 02.10.2014

MAHKEMESİ : KAYSERİ 8. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/10/2013
NUMARASI : 2013/49-2013/103

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “taşınmaz üzerinde kamulaştırma şerhi bulunması nedeniyle kamulaştırma harita ve belgeleri istenilerek öğretim üyesi seviyesinde ziraat fakültesi toprak bölümünden ziraat mühendisi, bir harita veya kadastro mühendisiyle, bir jeologdan oluşacak üç kişilik uzman bilirkişi kurulu marifetiyle tespit tarihinden geriye doğru 20-25 yıl öncesine ait ve iki ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik hava fotoğraflarının getirtilip stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak taşınmazın niteliği ve kullanım süresinin belirlenmesi, taşınmazın kamulaştırma sınırları içerisinde kalıp kalmadığının tespitine çalışılması ve sonucuna göre hüküm kurulması” gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 183 ada, 314 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kalan harita mühendisi bilirkişi ve jeoloji mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenmiş olan 26.07.2013 tarihli rapor ve eki haritada (B+C) harfleri ile gösterilen 24.188,74 m2, (E) harfi ile gösterilen 16.660,57 m2 ve (F) harfi ile gösterilen 4.143,01 m2 büyüklüğündeki kısımların (toplam 44.992,32 m2) Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile davacı İ.. O.. adına tapuya kayıt ve tesciline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı Hazine vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, 6100 sayılı HMK’nın 297/2. maddesi uyarınca hükmün sonuç kararında gerekçeye ait bir söz tekrar edilmeksizin taleplerden her biri hakkında verilen hükümler, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Kısaca; hakim, infazı kabil hüküm kurmak zorundadır. Ne var ki, mahkemece verilen hüküm infazı kabil değildir. Dava konusu 183 ada 314 parsel sayılı taşınmaz 20.11.2008 tarihinde ifraz edilerek 183 ada 336, 337, 338, 339, 340, 341, 342, 343 ve 344 parseller oluşturulmuştur. Fen bilirkişi raporunda (B), (C), (E) ve (F) harfi ile gösterilen alanların ifraz sonucu oluşan parsellerin hangisine veya hangilerine tekabül ettiği dosya kapsamından anlaşılamamaktadır. Bu nedenle (B), (C), (E) ve (F) harfi ile gösterilen bölümler yönünden fen bilirkişisinden ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 02.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.