YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/1367
KARAR NO : 2014/7066
KARAR TARİHİ : 27.05.2014
MAHKEMESİ : ÇAYKARA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/06/2013
NUMARASI : 2007/134-2013/60
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; duruşma için belli edilen gün ve saatte temyiz edenlerden H.. D.. vs. vekili Avukat H.. G. geldi. Gelen tarafın yüzüne karşı duruşmaya başlandı. Sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. Süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu Ç.. Köyü çalışma alanında bulunan 114 ada 4, 131 ada 19 parsel sayılı 2381.42 ve 9455 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle C.. B.. adına tespit ve tescil edilmiş, 131 ada 19 parsel sayılı taşınmazın üzerindeki ahşap evin eşit paylar ile C.. B.. ile A. B..’na ait olduğu beyanlar hanesinde gösterilmiştir. Davacı A.. B.. mirasçıları, 131 ada 19 parsel sayılı taşınmazın bir bölümü ile üzerindeki evin ve 114 ada 4 parsel sayılı taşınmazın taksimen murislerine isabet ettiği iddiasına dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar A.. B.. mirasçıları vekili ile davalı C.. B.. vekili tarafından vekalet ücretine yönelik olarak temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davacının iddiasını kanıtlayamadığı kabul edilmek sureti ile hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm için yeterli bulunmamaktadır. Hükme esas alınan teknik bilirkişi raporunu düzenleyen inşaatçı bilirkişi V.. M..’na keşifte yemin verdirilmemiştir. 6100 sayılı HMK’nın 271. maddesinde düzenlenen biçimde yemin verdirilmesi zorunlu olduğu halde keşif sırasında dinlenen inşaatçı bilirkişi V.. M..’nun kimlik tespiti yapılmadan ve yöntemine uygun biçimde yemini verdirilmeden rapor alınması isabetsizdir. Kabule göre de; davacı A.. B.. mirasçıları çekişmeli 114 ada 4 ve 131 ada 19 parsel sayılı taşınmazlar yönünden taksime, davalı C.. B.. ise, 131 ada 19 parsel yönünden satın almaya 114 ada 4 parsel yönünden taksime dayanmıştır. Bu nedenle, 114 ada 4 parsel yönünden ispat yükü davacı A.. B.. mirasçılarına, 131 ada 19 parsel yönünden ise ispat yükü davalı C.. B..’na ait bulunmaktadır. Çekişmeli taşınmazların öncesinin tarafların murisi Mehmet’e ait iken O’nun 1983 yılında ölümü ile mirasçılarına intikal ettiği hususunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık tarafların murisi Mehmet’in ölümünden sonra terekesinin taksim edilip edilmediği, taksim edilmiş ise çekişmeli taşınmazların kime isabet ettiği, 131 ada 19 parsel sayılı taşınmaz davacı Alay’a isabet etmiş ise taksimden
sonra davalı Cafer’e satılıp satılmadığı konusundadır. Mahkemece, muris Mehmet’in terekesinin taksim edilip edilmediği konusunda yapılan araştırma hüküm için yeterli bulunmamaktadır. Tarafların üzerlerine düşen ispat yükü gözetilerek; taşınmazlar başında yapılacak keşif sırasında dinlenecek yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından taşınmazların ortak muris Mehmet’in ölümünden sonra taksime tabi tutulup tutulmadığı, taksime tabi tutulmuş ise kime isabet ettiği, 131 ada 19 parsel sayılı taşınmaz davacı Alay’a isabet etmiş ise taksimden sonra davalı Cafer’e satılıp satılmadığı, taksim sonucunda diğer mirasçılara ne verildiği, taşınmaz verilmiş ise nereden verildiği ve diğer mirasçılara verilen taşınmazların akibetlerinin ne olduğu, çekişmeli taşınmazların kim tarafından ne suretle kullanıldığı, etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, muristen intikal eden tüm taşınmazların onaylı tutanak suretleri getirtilip incelendikten sonra karar verilmelidir. Belirtilen şekilde araştırma ve inceleme yapılmadan yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması da isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine,
27.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.